Metin Kurt futbolculuk hayatından sonra, futbol düzenine başkaldırmaya devam etmiş, bulunduğu her alanda atılan her golün emekçilerin kalesine olduğunu ifade etmiştir.
Futbol kültürüne dair, kitaplaştırılmış sporcu hikayelerini bir süredir anlatmaya çabalıyoruz. Bunu yaparken daha çok yurtdışından örneklere başvurmamız; hem ülkemizde böyle bir kültürün zayıf oluşundan, hem de göz önüne alınacak eserlerin azlığından kaynaklanıyor. İletişim Yayınları tarafından yeniden basılan Gladyatör – Futbol Arenalarında Bir İsyanın Hikayesi: Metin Kurt kitabı, bizlere bu konu üzerinde düşünmemiz için önemli bir fırsat sunarken, özlemini gün geçtikçe daha çok hissettiğimiz Metin Kurt’u kaybedişimizin 5. yılında anmamıza vesile oluyor.
Öncelikle belirtelim; Metin Kurt’u zamanında izleyememiş olanlar, onun döneminin en önemli yıldızlarından biri olduğunu pek bilmezler. Öyle ki; kendisi Galatasaray’ın 70-73 yıllarında üst üste kazanmış olduğu şampiyonlukların mimarıdır. Metin Oktay’ın boşluğunu doldurmak üzere Galatasaray’a transfer edilmiş, hem sağ hem sol kanatta oynayabilen komple bir oyuncuydu. Tüm yaş kategorilerinde 29 kez Türkiye forması giymesinin yanı sıra, efendiliği ve kişiliğiyle rakipleri tarafından bile örnek gösterilirdi. Ancak onun hikayesi, bir başarı öyküsünden çok daha fazlası olmayı başarmış durumda.
Vecdi Çıracıoğlu’nun hazırlamış olduğu kitap, Metin Kurt’un kendi anlatımlarından oluşuyor. Anlatımlarda atıf yapılan gladyatörlere ilişkin bilgiler ise; futbolun, eski dönem arena savaşçılarının hikayesine yapılan benzetmeyi kuvvetlendiriyor. Aynı zamanda bu benzetmeler; Metin’in zamanla Spartaküs’e nasıl dönüştüğünü anlamamızı sağlıyorlar.
Kitap; ülke futbolunun iç yüzüne dair samimi ve çarpıcı anlatımlarla ve anılarla dolu. Futbol karşılaşmalarında dopingin yaygın kullanımından, basının ve yöneticilerin iki yüzlülüklerine dair bilgiler; günümüze miras kalan şekilsiz futbol kültürünün kaynağını anlamamıza yardım ediyor. Bu anlatımlar, zengin bir görsel arşiv ile birlikte, gazetelerden alınan yazılarla okuyucuya sunuluyor. Aynı zamanda kitap, 2009 Abdullah Baştürk İşçi Edebiyatı Ödülü’nün de sahibi.
Kitabın asıl olayı ise; Metin Kurt’un futbol emekçisinden yana olan mücadelesi ve boyun eğmeyen tavrını eksiksiz anlatması. Metin Kurt; lakabıyla anacak olursak Çizgi Metin, kanatlarda oynamasını halka daha yakın olma isteğinden kaynaklandığını söyleyen, primleri ödenmediği için takımı greve sokan, sendikanın yanlış tutuma isyan ederek Amatör Sporcular Derneği’ni kuran, haksızlıklara karşı bildirileri ile başkaldıran, yetmediğinde protestosunu sakal uzatarak gösteren asi bir futbol emekçisi.
Bu mücadelesi, Metin Kurt’un Galatasaray’dan adeta sürgün edilmesine ve futbol camiasından aforoz edilmesine sebep oluyor. Ancak o yılmayarak, futbol hayatının sonuna ve devam eden süreçte ömrü yettiğince inandığı değerler uğruna mücadele etmeye devam ediyor.
Metin Kurt; boş mukaveleye imza atma geleneğine isyan eden, futbolcuların bir birey olarak sözleşmenin tarafı olduğunu ısrarla savunan bir isyanın sözcüsüdür. Futbolculuk hayatından sonra, futbol düzenine başkaldırmaya devam etmiş, bulunduğu her alanda atılan her golün emekçilerin kalesine olduğunu ifade etmiştir.
Kısacası, kitabı okuduğunuzda; “Metin Kurt Yalnızlığı” olarak bilinen, Kesmeşeker’in şarkısı vesilesiyle yaygınlaşan tabirin, bir dram ya da melankoli ifadesi olmadığını anlayacaksınız. Metin Kurt yalnızlığı; 0-0 biten efsanevi İtalya maçında, top yekun defans yapan bir takımın haline isyan ederek, İtalyan futbolcuların tüm engellemelerine rağmen takımının tek atağını yapma cesaretini gösteren Metin Kurt’un çizgide başlayan soluksuz mücadelesinin, yani en önde gidenlerin yalnızlığıdır.
|
Okuma önerisi!Serkan Atak’ın incelemesi; “Futbolun Filozofu: Johan Cruyff“ Ne demiş Pep Guardiola: “Cruyff’ü tanımadan önce futbol hakkında hiçbir şey bilmiyordum.” Siz de hemhal olun, etkileneceksiniz. |
- Gelecekte Geçen Bir Polisiye: Değiştirilmiş Karbon - 24 Mart 2018
- Asimov’dan epik bir gelecek kurgusu: Vakıf - 1 Aralık 2017
- Tanrıya bir meydan okuma: Tanrı Olmak Zor İş - 9 Ekim 2017
FACEBOOK YORUMLARI
One Comment
Güzel bir tanıtım yazısı olmuş, kutlarım.
Yazılama Yayınevi’nden çıkan “Çizgideki Gladyatör” kitabını da ben öneriyorum, tamamlayıcı bilgilerle doyurucu bir eserdir.