İnsan Hakları Evrensel Bildirisi süreci ve bu süreçte Türkiye

Rona Aybay, bu titiz çalışmasında bizlere bu tarihi gelişmelerin öyküsünü anlatıyor. Tam da “insan hakları”nın hararetle tartışıldığı ve sık sık da ayaklar altına alındığı bugünlerde.

Mülkiye’nin hem Fakülte’de hem de ülke ölçeğinde iz bırakan hocalarından Prof. Dr. Rona Aybay’ın, öyküsü 1980’de başlayan yeni kitabı geçtiğimiz günlerde yayınlandı.

17Mart_insanhaklari

Tüm akademik yaşamı insan hakları uğruna mücadele ile geçmiş; Bosna-Hersek İnsan Hakları Mahkemesi’nde yedi yıl boyunca Avrupa Konseyi tarafından seçilen uluslararası yargıçlar arasında görev yapmış, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin etkinliğini arttırmak için Avrupa Konseyi tarafından seçilen 11 kişilik “Akil Kişiler Grubu” üyeliğinde bulunmuş Rona Hoca, bu kitabında İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’ne ( İHEB) ilişkin çalışmaların nasıl başladığını, son şeklini alıncaya kadar hangi aşamalardan geçtiğini belgelere dayanarak açıklıyor ve konunun bütün boyutlarını etraflıca masaya yatırıyor.

Bugüne değin, Bildiri’nin hazırlık çalışmaları konusunda Türkçe yazılmış kayda değer bir yayın bulunmadığı gerçeğinden hareket eden Rona Aybay, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda, İHEB’nin kabul edildiği oturumun tutanaklarına da ulaşmış.

Fakat bakmış ki; “tutanaklar, eski dilde harfiyen denilen verbatim türden değildi. Tutanak yazmanları, konuşmacıların sözlerini bazen olduğu gibi ya da özetle konuşmacının ağzından çıktığı biçimde vermişler; bazen de kendileri özetlemişler”.

Aybay Hocam devam ediyor; “bu durumu aydınlatmak ve verbatim tutanaklara ulaşmak için başvurduğum Birleşmiş Milletler Genel Kitaplığı (Dag Hammarskjöld Library) ile yaptığım yazışmalar, ellerinde bunlardan daha kapsamlı bir tutanak olmadığını gösterdi. Ama yine de bu tutanakların okunması, Evrensel Bildiri’nin hazırlık çalışmaları konusunda bilgi edinmek için çok yararlıydı. Bunları Türkçeye çevirip, çeşitli oylamalarda, üye devletlerin hangi yönde oy vermiş olduğunu da belirterek kitaba koymak yararlı olacaktı. Ayrıca, Genel Kurul’da yapılan konuşmaları ve her konuşmacının konuşması konusunda yaptığım değerlendirmeleri de kitaba koymanın uygun olacağını düşündüm”.

Rona Aybay, hem o dönemin uluslararası konjonktürünün ana çizgilerini hem de Türkiye’nin yıllardır süren “tek parti” yönetiminden “sınırlı” ve “sola kapalı” da olsa, çok parti yönetimine geçme çalkantılarını da değinince kitabın hacmi de, kapsadığı konuların niteliği de genişlemiş; hukuka ilişkin bilgilere tarih ve uluslararası ilişkiler bilgileri de eklenerek konu ile ilgili temel bir referans kaynağı kitap ortaya çıkmış.

Prof. Aybay, bu değerli yapıtının ilk bölümünde, Soğuk Savaş ortamının BM çalışmalarına yansımalarını, genel kurulda Mısır, Ekvador, Yugoslavya, Suriye ve Sovyetler Birliği adına yapılmış konuşmaları ve maddelere ilişkin kimi oylama sonuçlarını anlatıyor. Aybay’a göre özellikle Mısır ve Suriye gibi İslâm devletlerinin, insan hakları konusunda kendi bakış açılarıyla konuşmalar yapmasının yanısıra, Türkiye temsilcisinin hiçbir BM oturumunda söz alıp, konuşmaması ise Türkiye’nin bu çok önemli toplantılara “adeta şeklen katıldığını” ortaya koyuyor.

Kitabın ikinci bölümünde ise savaş sonrası “sola kapalı” çok partili döneme geçiş süreciyle birlikte Türkiye’deki siyasal gelişmeler ele alınıyor.

Prof. Dr. Rona Aybay burada Demokrat Parti’nin kuruluşunu, Sertellerin Tan Gazetesi ile matbaasının tahribini, Mareşal Fevzi Çakmak’ın “İnsan Hakları Derneği” kurma girişimlerini, Ali Fuad Başgil’in “İnsan Haklarını Müdafaa Cemiyeti” ile ABD donanmasına ait Missouri zırhlısının İstanbul’u ziyaretini ve giderek Türkiye’nin nasıl farklı bir dış politikaya yöneldiğini inceliyor.

Kitaba, yine Mülkiye’nin efsane hocalarından Prof. Dr. Taner Timur, bir önsöz yazmış. Sıradan bir önsöz’ü çok aşan, başlı başına bir katkı / kapsamlı bir inceleme olan bu metin, insan hakları konularının sadece hukukçulara bırakılamayacak kadar önemli olduğunu göstermesi bakımından da çok önemli. Taner Hoca diyor ki; “Rona Aybay, bu titiz çalışmasında bizlere bu tarihi gelişmelerin öyküsünü anlatıyor. Tam da “insan hakları”nın hararetle tartışıldığı ve sık sık da ayaklar altına alındığı bugünlerde..”

Ayrıca kitapta EK olarak, İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin üç değişik Türkçe çevirisi ile İngilizce ve Fransızca metinleri de eksiksiz olarak yer almaktadır.

  • İnsan Hakları Evrensel Bildirisi ve Türkiye (1945 – 1948 )
  • Rona Aybay
  • İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları. Hukuk 28.
  • 130 Sayfa.
  • Birinci Baskı Şubat 2016. İstanbul
Serdar Şahinkaya
Latest posts by Serdar Şahinkaya (see all)
Vinkmag ad

FACEBOOK YORUMLARI

Yorum

Read Previous

Gerçek, Yalan Ve Fantezinin İç içe Geçtiği Bir Roman

Read Next

Açlık ve obezliğin kıskacında bir dünya: Gıda Krizi

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen gördüğünüz rakamları bitişik olarak yazınız! *