ABD’li feminist yazar Millett, hayatını kaybetti

‘İkinci dalga feminizm’in en önemli temsilcilerinden ve ‘Cinsel Politika’ kitabıyla bilinen yazar Kate Millett, 82 yaşında hayatını kaybetti.

ABD’li feminist yazar Kate Millett, hayatını kaybetti. “Cinsel Politika” kitabıyla kadınların özgürleşme hareketinin ana teorisyeni olarak tanımlanan ve insan haklarının öncü sesi olan Millett, Fransa’nın başkenti Paris’te, 82 yaşında hayatını kaybetti.

Partneri Sophie Keir, Millett’in ölüm sebebinin kalp krizi olduğunu açıkladı.

Millett Kimdir?

İrlanda asılı Kate Millett 1934 yılında doğdu. 1956 yılında Minnesota Üniversitesi’ni bitiren Millett, İngiltere’ye gitti ve Oxford Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptı.

Heykeltraş sanatında çalışmalar yapmak için 1961’de Japonya’ya gitti ve ilk sergisi’ni Tokyo’da açtı. Heykeltraş Fumio Yoshimura’yla 1965’te evlendi.

Kadınlara yönelik baskıların, ataerkil düzenin kadına yakıştırdığı ikincil konumun edebiyat ve felsefedeki örneklerini irdelediği doktora tezi olan Cinsel Politika kitabı 1970’te yayımlandı. Ardından yayımladığı Sokak Kadınları kitabıyla Millett kadın özgürlük hareketinde öne çıkan isimlerinden oldu. İkinci dalga feminizm yazarları arasına giren Millett düşünceleri nedeniyle çeşitli saldırıya uğradı.

Millett, ilk yaşam öyküsü Uçmak kitabını 1974’de yazdı. Hintli bir kadınla birlikteliğini anlattığı Sita 1977’de, evlatlık verildiği ailede öldürülen bir kızın dramını anlattığı sosyolojik nitelikli The Basement (Bodrum) 1979’da yayımlandı.

İran’a giden Millett, Humeyni yanlılarınca kovulduktan sonra bu ülkedeki kadın hakları mücadelesini de İran’a Gitmek adlı yapıtında kaleme aldı. Mücadeleci, aykırı yaşamının karşılığını iki kez tımarhaneye kapatılarak aldı. Ancak normalleştiremediler Millett’i. Tımarhane Yolculuğu’nu yazarak “normallik” ve “delilik” kavramlarını irdeledi.

Cumhuriyet gazetesinin 1998’de yaptığı söyleşide Millett’in kadın özgürlük hareketinin geldiği noktayla ilgili şu değerlendirmeyi yapmıştı:

“Kadınların toplum içindeki yerleri, insanların kadına bakış açısı bir bakıma çok değişti, bir bakıma da hiç değişmedi. Pek çok önemli adımlar atıldı, ama tam bir dönüşüm sağlanamadı. Amerika’daki başarılar beni tatmin etmiyor. Bugün dünyanın dört bir yanında kadınlar hâlâ eziliyorlar. İran’da, Afrika’da, Hindistan’da çok zor bir yaşam sürüyor kadınlar.”

Zulüm Politikaları adlı kitabında ise Millett, tanıklıklara dayanarak dünyadaki zulüm politikalarını ve işkenceyi anlattı. “En korktuğum konuyu işkenceyi yazdım” diyen Millett “Özünde beni bu kitabı yazmaya iten güdü korkuydu. Kitap üzerine yoğunlaştığım yedi yıl benim için duygusal olarak çok moral bozucu, çok zor bir dönemdi. Beni dehşete düşüren asıl konu da işkencenin ne kadar acı bir şey olduğu değil de devletin gücüydü” ifadelerini kullandı.

Vinkmag ad

Read Previous

Yazarlarının Aynı Zamanda Başyapıtları Haline Gelen 10 “İlk Roman”

Read Next

Çizgi roman ve sanat festivali ‘İstanbul Comics&Art’ bugün başlıyor

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen gördüğünüz rakamları bitişik olarak yazınız! *