Arzu Nesnesi Olmak Bence Bir Küfürdür Ki…[1]
Eskiyen evlilikleri, üretmekten ziyade tüketimle doyuma ulaşan kişilikleri, ihaneti, kaçamağı, birbirine çekici gelmeyen çiftleri, sınav sistemi içinde çırpınan gençleri, uyuşturucunun her yerde olabilme ihtimalini, evliliğin bir aile olmaktan çıkıp kazanılan paraların birleşimiyle daha iyisine ulaşma birliği haline geldiğini anlatan, kısaca büyük şehrin zehrini akıtan bir roman olmuş Var Olmak Yasaktır.
Metropol insanlarının sıkıştıkları hayatta var olma çabalarını anlatan Var Olmak Yasaktır adlı ikinci kitabıyla Müjde Alganer huzurlarımızda. Genç Türk yazarlarına öncelik verdiğim bu aylarda keşfettiğim bir diğer yetenek. ODTÜ İşletme Bölümünü bitiren ve yıllarca farklı iş kollarının İK departmanlarında görev alan Alganer ilk kitabını 2010 yılında Galata’dan yayınladı. Var Olmak Yasaktır ise Goa Yayıncılık tarafından geçtiğimiz aylarda piyasaya sürüldü.
Alganer romanında bir şehir masalı anlatmış, öyle bir masal ki hepimizin hayatına ait alıntılar var içinde. Kim bilir her plazada kaç Kenan çalışıyor ve onları evde bekleyen kaç Aylin var? Nilüfer, İpek, Selçuk, Svetlana sanki bizim hayatlarımızdan çalınarak konulmuş kitaba. Şehrin farklı katmanlarına ait her karakter hem kendi sınıflarını temsil ettikleri için stereotip, hem de kafalarındaki derin içsesleriyle arketip olmuşlar. Her kahraman içsesiyle var olmuş kitapta. Bu kadar kalabalık karakterlerin olduğu bir romanda çok sesliliği koruyabilmek bir hüner. Alganer bunu içseslerinde başarmayı bilmiş.
Her kahramanın kendi yaşantısında var olabilme çabasını, bu uğurda ödemek zorunda olduğu bedelleri, rutinleri korumak pahasına feda edilen özgürlükleri, değişen benleri, monotonlaşan hayatları, arzu nesnesine dönen bedenleri başarılı bir dille aktarmış yazar. Son zamanlarda okuduğum en cüretli sahneleri de etkileyici bir şekilde, bayağılığa kaçmadan yazmış. Eskiyen evlilikleri, üretmekten ziyade tüketimle doyuma ulaşan kişilikleri, ihaneti, kaçamağı, birbirine çekici gelmeyen çiftleri, sınav sistemi içinde çırpınan gençleri, uyuşturucunun her yerde olabilme ihtimalini, evliliğin bir aile olmaktan çıkıp kazanılan paraların birleşimiyle daha iyisine ulaşma birliği haline geldiğini anlatan, kısaca büyük şehrin zehrini akıtan bir roman olmuş Var Olmak Yasaktır.
Nuroj romanın belki de en saf, en doğal, bir o kadar da çekici karakteri olarak ön plana çıkıyor.
“Soysuzdur ki soyunu inkar eden de…”[2] diyerek doğulu köklerini saklamayan, içindeki doğa sevgisini kaybetmeyip özlemle dolan, içinde bulunduğu toplumun pisliğine bulaşmadığı gibi içindeki saflığı koruyan, cinsiyetine göre değil karakterine göre insanları sınıflayan değişik bir karakter Nuro. Bu yüzden de bankacı Kenan’la uzun ve monoton bir evlilik yaşayan iki çocuk annesi Aylin’i kolayca cezp ediyor. Aylin Nuro’nun ışığında erirken Kenan çoktan kızından sadece sekiz yaş büyük bir genç kadınla ilişki içindedir zaten. Aylin’in yakın arkadaşı İpek ise iyilik timsali olarak hayatına giren Ümit’e tutulur. İpek’in gurme kocası Selçuk farklı zevklerin tadına varırken hiç bilmediği bir ağın içine düşer, başına açtığı dertlerken kurtulmaya çalışırken karısının bu ilişkisine de tanık olur. İki çiftin gizli aşk ilişkileri göz önündeki evliliklerini ve çocuklarını ister istemez etkilerken Adanalı bir masörün, bir pezevengin, bir rus kadınının da bu işe dahil oluşuyla işler karışır. Temposu giderek hızlanan roman finalde de tıpkı başladığı gibi masalsı bir sonla okuyucuya veda eder.
Kahramanların güçlü içseslerinin yazıldığı her metin bir tür metropol insanı itirafıdır. Okudukça içinizdeki Aylin’i, Selçuk’u, İpek’i bulacak, yanı başınızda kaç Kenan olduğunu fark edip ne kadar zamandır gerçekleri görmezden gelmeyi tercih ettiğinize şaşıracaksınız. Şehre ait, şehrin vazgeçmiş, bezgin insanlarına dair bir roman okumak istiyorsanız doğru seçimi yaptınız demektir.
İyi okumalar…
- Var Olmak Yasaktır
- Yazar: Müjde Alganer
- Türü: Roman
- Basım Tarihi: 2016
- Sayfa Yapısı: 289 Sayfa
- Yayınevi: GOA Yayıncılık
[1] Var olmak Yasaktır, Müjde Alganer, Goa s: 68
[2] A.g.e s: 64
- SORGULATAN, HAYAL KURDURAN KİTAPLARA İHTİYAÇ VAR! - 22 Mart 2020
- İnsanca bir başkaldırı; Aşk - 16 Mart 2016
- Gerçek Bir Çocuk Kitabı; Mumi Baba’nın Anıları - 20 Haziran 2017
FACEBOOK YORUMLARI