“Ölümsüzlük, bedenin yaşayıp durması değil, ruhun teslim olmamasıdır.”
Sayıların anlamları esas alınarak, farklı karakterler ve farklı bir kurgu ekseninde “Ezoterik bilgiler” duymak istiyorsanız “Bir” için ideal okur olabilirsiniz.
“Bir”, sayılar üzerinden ezoterik bilgiler vermek üzere kurgulanmış bir roman. İçinde bir sürü hikaye, anekdot ve örnek barındırıyor, yine de eksenini kaybetmeden devam ediyor.
Ezoterik bilgileri vermek için kurgunun fon yapıldığını düşünmekten kendimi alamadım. Öte yandan ilk sayfalarında kendi kendime “Acaba çeviri mi?” diye sorduğum bir üslupla karşılaştım, hemen yazarın kısa özgeçmişine dönüp bakma ihtiyacı duydum, her ne kadar yazarın Türk olduğunu bilsem de. Uzun senelerdir yurtdışında yaşadığını anlayınca isimlerin, mekânların, hatta konuşma ve davranış kalıplarının da aslında alıştığımız gibi olmama nedenini kavradım.
Metnin akışı rahat -her ne kadar aynı anda çok fazla hikâyeye yer verilse de-cümleleri anlaşılır ve cümlelerindeki felsefeler dolgun, zengin. Öte yandan “Ve” ile başlayan cümleler sanırım biraz da yazarın alametifarikası…
Temel anlamda, bir ana hikâyenin etrafında dönüp dolaşsak da roman bize özetle şunu diyor: Sayılarla adım adım tanıyabilirsin yaradanı, doğayı, insanı, kadını, erkeği… Ardından da sayıların arkasındaki gizli bilgileri bölüm bölüm aktarmaya başlıyor.
Kimi zaman Tanrı anlatıcının mesafeli sesi, karakterlerin derinleşmesine izin vermese de, bu bir iç dünyalar metni değil. Odak noktamız insanlığın ortak noktaları, ortak dertleri, adını koyamadıkları. Hatta gizine derinine ulaşamadığı kolektif bilinci. Öte yandan bazılarının misyonu da, korunması gerekenleri layıkıyla muhafaza ederek, herkese ulaşmaması gereken bu “mücevherleri” doğru zamanda, doğru şekilde insanlığa tekrar armağan etmek…
Altını çizdiğim ve paylaşmak istediğim güzel cümleler, ifadeler var:
“İyi ve kötüyle yeterince karşılaştığında ve o kadar da masum olmayan tecrübeler yaşadığında, karşındakinin hırsını da kıskançlığını da en nihayetinde sevmeyi öğreniyorsun…” (1)
“Çalışkanlık ihtirasa, heves arsızlığa, kazanım hırsızlığa dönüşmeden dur ve dinlen. Dinlenmeden yapamayacağından değil, durmazsan kendine hâkim olamayacağından…” (2)
“Ve her kadın içindeki avcıyla ve her erkek de içindeki âşıkla kucaklaşsa belki biraz daha anlayışlı olacaklar birbirlerine…” (3)
“İhanet, ay ışığında deniz kenarındaki kumların üzerinde bir öpüşme değil. O, durgun bir gölün sinsi karanlıklarında dolanan yılanbalığının soğukluğu ile zehirli bir böceğin sokmasıyla vücuda yayılan ateşin arasında kalan bir sevişme.” (4)
“Ölümsüzlük, bedenin yaşayıp durması değil, ruhun teslim olmaması. Maddeye, şeytana ve başkalarına. Şahlanması ve hep orada kalması.” (5)
“…Sonsuzluk, ‘ölümsüzlüğe erişmek’ değildir. Sonsuzluk esaretten kurtulmaktır…” (163-6)
“Bir”, türünün güzel bir örneği…
|
- S: 31
- S: 41
- S: 79
- S:119
- S:134
- S:163
- Y kromozomu yeryüzünden silindi, bu dünyada yalnızca kadınlar yaşıyor - 2 Nisan 2018
- Bu kitap bütün ağrılarınızı kesecek! - 22 Mayıs 2017
- Âşık Kedi - 11 Nisan 2017
FACEBOOK YORUMLARI