Bu evrende sadece kadınlar var

Ödüllü bilimkurgu yazarı Kameron Hurley’in ‘Yıldız Lejyonları’ adlı destansı romanı gemi-dünyalardan oluşan bir gezegenler topluluğunda geçiyor. Bu tek cinsiyetli dünyada sadece kadınlar var.

Amerikalı kadın bilimkurgu yazarı Kameron Hurley, türün meraklıları tarafından tanınan bir isim. 1980 doğumlu Hurley’nin sadece kadınlardan oluşan bir yıldız sisteminde geçen destansı romanı ‘The Stars are Legion’, Eksik Parça Yayınları tarafından ‘Yıldız Lejyonları’ adıyla yayımlandı. Ayhan Semih Koç’un Türkçeye kazandırdığı, editörlüğünü Kürşad Kızıltuğ’un yaptığı ‘Yıldız Lejyonları’, Türkiye’de “Uzay Operası” olarak da bilinen “Space Opera” türünün dikkat çekici bir örneği.

Bilimkurgu yazınının alt türlerinden biri olan Space Opera’da olaylar uzayda, farklı galaksilerde, uzay gemilerinde geçer. Bu bol maceralı türde romantizme de rastlanır. ‘Yıldız Lejyonları’ ise oldukça ilginç, karanlık ve özgün bir Space Opera.

TEK CİNSİYETLİ BİR DÜNYA

Gemi-dünyalardan oluşan bir gezegenler topluluğunda geçen romanın tüm karakterleri kadın. Daha doğrusu ‘Yıldız Lejyonları’nın dünyasında ikinci bir cinsiyet yok. Yazar, tek cinsiyetli bir evren kurmuş. Katazyrna ve Bhavaja halkları lejyonun egemenliği için sürekli mücadele halinde. Lejyondan ayrılıp dış dünyaya geçebilen tek gemi-dünya olan Mokshi ise egemenliği ele geçirmek konusunda anahtar konumunda.

Her biri kendi dünyasına hükmeden lordlar, onların emrindeki savaşçılar, bilimciler ve diğer kadınlar, vahşetin, ölümün kol gezdiği bir dünyanın sakinleri. Organik unsurlardan teşekkül eden gemi-dünyaların besini ise yine o dünyalarda yaşayanlar. Lordlar, başarısız ya da işe yaramaz olduğuna hükmettikleri kadınları geri dönüşüme yani korkunç bir ölüme göndermekte tereddüt etmiyor. Savaşlarda ya da çatışmalarda esir alınanların sonu da aynı şekilde geri dönüşüme gönderilmek oluyor.

İKİ KADININ ARAYIŞI

Roman, bu karanlık dünyalar topluluğundaki Katazyrna’da başlıyor. ‘Yıldız Lejyonları’nda geçmişlerini ve aralarındaki ilişkiyi roman ilerledikçe keşfedeceğimiz iki ana karakter var: Zan ve Jayd.  Hafızası kayıp olan Zan’ın aklındaki tek görüntü bir bebeği karanlık bir boşluğa fırlattığı ana ait. Başka hiçbir anı yok zihninde. Ancak “kahramanın sonsuz yolculuğu”na benzeyen bir döngü içindeyken birbirinden kopuk parçalar halinde bazı anılar geliyor Zan’ın aklına. Jayd ile aralarında duyguyla, aşkla örülmüş bir bağ var. O yüzden ölümle yaşam arasında gidip gelen yolculuğu boyunca Jayd hep aklının bir köşesinde oluyor. Bu arada Jayd da lejyondaki başka bir gemi-dünyada Zan ile önceden yaptıkları planı hayata geçirmek için mücadele ediyor.

DOĞURAN VE SAVAŞAN KADINLAR

‘Yıldız Lejyonları’, kurgusu ve işleyişiyle feminist okumalara açık bir roman. Kameron Hurley’nin kahramanları, ikinci bir cinsin varlığına ihtiyaç duymadan doğuran kadınlar. Üstelik sadece bildiğimiz anlamda bebek değil, tıpkı canlı bir varlık gibi nefes alan, yıpranan, kasları eriyen gemi-dünyaları için gereken malzemeleri de doğuruyorlar. Bazen dişli bir yuvarlak, bazen de tuhaf bir yaratık oluyor karınlarından çıkan. Kadınlar arasında aşklar da yaşanıyor. Karanlığa baş kaldıran sevgiler, yıkıcı tutkular, iktidar savaşları lejyon dünyasının sıradanları.

Kameron Hurley, her katmanında farklı biçimlerde örgütlenmiş kadınların yaşadığı, alt seviyelerinde tehlikeli canavarların kol gezdiği gemi-dünyaları son derece detaylı tasvir ediyor. Yazarın karakterlerini boyutlandırmak konusunda da başarılı olduğunu söylemek gerek. Karakterlerin iç yolcuğu okurların onları keşfetmesini sağlıyor. ‘Yıldız Lejyonları’nda hikâyeyi birinci tekil şahsın ağzından aktarmayı seçmiş Hurley. Bazı bölümlerde Zan’ın ağzından okuyoruz öyküyü, bazı bölümlerde ise Jayd’in.

“BÜTÜN VAHŞİ KADINLAR İÇİN”

Romanına “Bütün Vahşi Kadınlar İçin” ithafıyla başlayan Kameron Hurley, feminizm hakkındaki yazılarını topladığı ‘The Geek Feminist Revolution’ kitabında yer alan ve tarihteki kadın mücadelelerini anlattığı ‘We Have Always Fought’ adlı metniyle bir makaleye verilen ilk Hugo Ödülü’nü kazanmıştı. Dolayısıyla Kameron Hurley’nin ‘Yıldız Lejyonları’nda detaylı ve özgün bir kadın dünyası kurabilmesi şaşırtıcı değil. Hugo, British Science Fiction ve Locus ödüllerini kazanan, Arthur C. Clarke ve Nebula ödüllerinin finalisti olan sanatçının romanları Romence, İsveççe, Almanca, Macarca, Çince, İspanyolca, Fransızca ve Rusçaya da çevrildi.

  • Yıldız Lejyonları
  • Yazar: Kameron Hurley
  • Çeviri: Ayhan Semih Koç
  • Türü: Bilimkurgu
  • Sayfa Sayısı: 424 Sayfa
  • Yayınevi: Eksik Parça
Vinkmag ad

Read Previous

‘Sen o sözü nereden duydun?’

Read Next

Kırmızı Kedi Yayınevi’nden Hedef Gösterenlere Suç Duyurusu!

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen gördüğünüz rakamları bitişik olarak yazınız! *