Aynur Kolbay 
Kendisi de ödüllü bir şair olan Erol Büyükmeriç tarafından yazılan Cemal Süreya ve Çocuk isimli kitap, Cemal Süreya ile Berk isimli bir çocuğun hepi topu birkaç saatlik bir zaman diliminde yaşadıklarını konu ediniyor.
“Edebiyat vardır. Çocuklar da ondan kendilerine göre koparabildiklerini alırlar. Çocuğu küçümseme yatıyor “çocuk edebiyatı” sözünde. Bırakalım, çocuk da yüzmeyi (okuma yazma) öğrendikten sonra bizim girdiğimiz denize girsin” demiş Cemal Süreya Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi isimli kitabında. Çocuk edebiyatına dair sürekli varlığını koruyan tartışmalara ve görüşlere farklı bir bakış açısı getirerek “çocuk edebiyatı” kavramının aslında çocuğu aşağıladığına vurgu yapıyor bu kitabında. “Çocuk henüz “ekmek” diyemiyor da “epe” diyorsa, ona kalkıp “epe” diye söz etmeyelim ekmekten. O zaman “epe”den ekmeğe geçim süresi uzar, ya da hiç değilse, biz uzamasını istiyoruz demektir. Çocuk edebiyatı budur.” diye de ekliyor.
Bu saptamalar, konuyla ilgili kafamı oldukça karıştırsa da net bir sonuca varamadığımı söyleyebilirim. Çocukların tamamen yalıtılmış ve hayatın gerçeklerinden kopuk metinler ya da kitaplar okuması kesinlikle karşı çıktığım bir konu olsa bile, “çocuk edebiyatı” dediğimiz kavramın da bu konuların aktarılış tarzını ya da kelimelerin seçimi vs gibi konuları kapsadığı kanaatindeyim.
Kendisi de ödüllü bir şair olan Erol Büyükmeriç tarafından yazılan Cemal Süreya ve Çocuk isimli kitap, Cemal Süreya ile Berk isimli bir çocuğun hepi topu birkaç saatlik bir zaman diliminde yaşadıklarını konu ediniyor. 5. sınıf öğrencisi olan Berk, ödevi için Afrika ile ilgili bir kitap aramak üzere Kadıköy’e gidiyor. Bir sahafta Üvercinka isimli garip kitaba gözleri takılmışken, yanına gelen bir adamın kitaba ilgi göstermesi dikkatini çekiyor. Başka bir kitapçıda, aynı adamın söyleşisi olduğunu görmesi ile çocuk kahramanımız adamın aslında bir şair olduğunu öğreniyor ve böylelikle kitapçı-Cemal Süreya ve çocuk arasında bir sohbet başlıyor. Çok az ama öz bilgilerle oğlunu, kitaplarını, şiirlerinin anlamlarını, soyadındaki kayıp y harfini konu edinen diyaloglarla, tam da küçük bir çocuğun Cemal Süreya’yı tanıması için yeterli olabilecek temel bilgileri ediniyor nerdeyse.
Aralara Cemal Süreya’nın gerçek deyişlerinin, kitap tavsiyelerinin, çok az miktarda da olsa belli başlı sanat eserlerine dair bilgilerin serpiştirildiği kurmaca hikâyede küçük çocuk da kendi dizelerini paylaşma şansı buluyor.
İnsan, hayran olduğu, çok sevdiği ve okumaktan zevk aldığı yazarları sevdikleri de okusun, hatta onlar da kendisi gibi sevsin istiyor. Kitapların insanlar arasında oluşturduğu bağ, başka türlü bir bağ ve öyle kolay kolay da herkese nasip olmuyor. Özellikle belli yazarlar var ki, çocukluktan itibaren herkes tanısın, bilsin isteniyor. Ama yaş seviyesi, “okuduğunu anlar mı anlamaz mı?” kaygısı ve “Aaa çocuk için ağır bu konular daha” benzeri yargılar, çocukların bazı yazarları kaçırmalarına, bazılarıyla da çok geç tanışmalarına neden oluyor. Cemal Süreya da bu örneklerden biri.
“Okul kitaplarına girmez benim şiirlerim.”
Tudem Yayınları’ndan tam da Cemal Süreya’nın ölümünün 30. yılı vesilesiyle anıldığı günlerde çıkan kitap, küçük yaştaki çocukların bir başlangıç olarak Cemal Süreya’yı tanımaları için güzel bir fırsat olabilir.
Kitabın mavi ve beyaz fon üzerine renkli insan figürleri ile bezeli, çizgi romanı anımsatan çizimleri ise Zeynep Özatalay’a ait.
Keyifli okumalar…
Ebeveynlere Faydacı Puanlama
- Görsellik: 5 puan. Oldukça yumuşak tonlarda, hikâyeyi takip eden çizimlere sahip.
- Hikâye: 4 puan. Gerçek hayattan esinlenerek oluşturulmuş ve kısa ve basit bir anlatımla çocuklara hitap eden bir hikâyesi var.
- Eğitici/Öğretici Nitelik: 5 puan. Çocukları Cemal Süreya hakkında az da olsa bir fikir sahibi yapması ve hayatına dair gerçek bilgiler sunması açısından önemli.
- Hayal Gücü Gelişimi: 4 puan
- Kültürel Gelişim: 4 puan
|
- DÜMTEK NECMİ’NİN MUHTEŞEM HİKÂYESİ - 24 Mart 2021
- DUT AĞACINDAKİ HAYALET - 9 Şubat 2021
- KİTAP TAMİRCİSİ TOPRAK - 7 Aralık 2020
FACEBOOK YORUMLARI
