Çiğdem Bakırcıoğlu: “Kitap satışlarının neredeyse durdu denebilecek kadar yavaşlaması yayıncılar için büyük bir darbedir.”
Döviz kurunun sürekli hareketlilik gösterdiği ve akıllardaki soru işaretlerinin arttığı bir ekonomik daralma ile karşıladık bayramı. Bir ekonomik krizin içinde miyiz, yoksa kriz teğet geçilebilir mi; işsizlik oranları artar mı, satın alma gücümüz düşer mi… Bu gibi sorulara çeşitli cevaplar ve çoğu zaman da spekülasyonlar üretiyoruz. Son günlerde, ürünlere konulan ek vergiler de tedirginliğimizi oldukça artırdı.
Örneğin, geçtiğimiz gün, kağıda konulan ek vergi haberiyle, özellikle sosyal medyada, kitaplara ve onları alım gücümüze dair tartışmaya ve fikir üretmeye başladık. Bir ekonomik krizin; yayıncılık sektörünü, çalışanları, okurları ve yazarları doğrudan etkileyeceği de aşikar…
Bu nedenle bizler de Kitap Eki okurları için, merak edilen soruları muhataplarına, yani yayıncılık sektörünün önemli isimlerine ulaştırmaya karar verdik. Onlardan biri de Oğlak Yayınları Editörü Çiğdem Bakırcıoğlu oldu. Bakırcıoğlu ile ekonominin durumu ve yayın dünyasının bu durumdan nasıl etkileneceği üzerine oldukça aydınlatıcı bir sohbet gerçekleştirdik. İyi okumalar dileriz…
-
Öncelikle, sorulabilecek en genel ve belki de en klişe soruyla başlayalım. Sizce nereye gidiyor ülke ekonomisi?
Ülke ekonomisi hepimizin de bildiği gibi yine bir dar boğazda. Bir krizden kurtulmadan bir başka krizle yüzyüze kalmak Türkiye için endişe verici. Benim için ucu karanlık bir tünel gibi şu sıralar. Hükümet daha önce yaşanmış krizleri dikkate alıp geç olmadan buna göre bir çözüm yolu bulmalı bence. Bu, sektörün karşılaştığı ilk kriz olmadığı gibi son da olmayacaktır ancak. Yayıncılar daha önce nasıl ayakta kaldıysa yine ayakta kalmayı başaracaklar. Kısacası bunu da atlatacağız.
-
Gelmesi beklenen ekonomik krizin en fazla etkileyeceği sektörlerden biri de yayıncılık. Peki, neden böyle?
Yakın zamanda Türk lirasının dolar karşısında değerinin hızla düşmesi birçok sektörü olduğu gibi yayıncıları da ağır yaraladı. Türkiye’de kitap lüks tüketim gibi görüldüğü için insanlar mali krizler yaşadıklarında önce kitap almaktan vazgeçiyorlar. Kitap satışlarının neredeyse durdu denebilecek kadar yavaşlaması yayıncılar için büyük bir darbedir.
Siz de biliyorsunuz ki, çeviri eserlerin telifleri, ciltlemede kullanılan ve zaten pahalı olan kağıt, boya, tutkal vb hammaddelerin tamamı döviz üzerinden fiyatlandırılır. Yurtdışına ödenen teliflerin hemen hemen ikiye katlanması yayıncıları oldukça zor bir durumda bırakıyor. Maliyet arttıkça kitap fiyatları yükseliyor. Bu pencereden baktığınızda sektörün geleceği özellikle butik yayınevleri için pek de parlak gözükmüyor.
-
Sizce olası bir kriz, yayıncılık sektörünün küçülmesine neden olur mu? Yani, butik yayınevlerinin kepenk kapattığı ve işsizliğin arttığı bir sektör mü bekliyor bizi?
Çok satan kitapları olan ya da ekonomik açıdan güçlü bazı yayınevleri daha az hasarla çalışmaya devam edeceklerdir, ancak küçük işletmelerin durumunu pek parlak göremiyorum. Bu tür mali krizler yayıncıları yayımlanacak kitapların sayısını azaltmaya ve telifsiz eserlere yönlendiriyor. Bu da ne yazık ki ülkeyi kültürel bir gerilemeye itiyor.
“Türk okuru bir noktada e-kitabı keşfedecek ve bundan fazlasıyla yararlanacak.”
-
Peki, basılı yayına olan talebin elektronik mecralara kaymasına sebebiyet verir mi ekonominin durumu?
Elektronik kitaplar basılı kitaplardan çok daha uygun fiyatlara edinilebiliyor elbette, ancak biliyoruz ki ülkemizde kitap okuma oranı diğer ülkelerin yarısı kadar bile değil. İnsanlar basılı kitaplara bile beklenen ilgiyi göstermezken elektronik kitabın satış oranlarının normalin üzerine çıkmasını beklemek fazla iyimser bir yaklaşım olur diye düşünüyorum. Bununla birlikte basılı kitabın yanında pek çok avantajı bulunan elektronik kitabın dijital dünyanın gerçeklerinden biri olduğuna inanıyorum. Türk okuru bir noktada e-kitabı keşfedecek ve bundan fazlasıyla yararlanacak.
-
Ya, ikinci el kitap piyasası? Bu alanda bir hareketlilik bekleyebilir miyiz?
İkinci el kitap piyasasının da kendi içinde dinamikleri var. Okur uygun fiyatlara kitap bulabildiği gibi elindeki kitapları da satışa çıkarabiliyor. Piyasada tükenmiş ya da bulunması zor kitaplara ulaşabiliyor. Yayıncıların yaşayacağı krizin bu piyasayı sarsıcı bir biçimde hareketlendireceğini sanmıyorum doğrusu.
-
Ekonomik krizin farklı sektörleri farklı şekillerde etkileyeceği düşünülüyor. Ancak bu durum, aynı sektörün farklı alanları ve kurumları için de geçerli olabilir. Oğlak Yayınları da farklı türlerde birçok kitap basarak yayıncılık sektöründe önemli bir alan tutmuş durumda. Sizce hangi türde kitaplar krizden daha çok etkilenecek ya da hangi türler rağbet görmeye devam edecek?
Belli bir türün satışının yükselmesi ya da azalması ekonomik krizle bağlantılı değil pek. Daha çok okurun o dönemde neye yöneldiği, neyi okumak istediği ya da neyin popüler olduğuyla ilgili. Tabii ki çoksatan popüler kitaplar eskisi kadar olmasa da yine rağbet görecektir.
-
Peki, olası bir krizi aşmak için okur, yayıncı ve yazarlar nasıl davranmalı sizce? Bir dayanışma sergilenemez mi bu alanda?
Karşılıklı destek her zaman önemli. Yayıncılar ve yazarlar zaten işbirliği içindeler. Burada okura düşen en büyük görev korsana yönelmemek, internette illegal olarak dolaşan pdf kitap dosyalarını indirmemek ve en önemlisi de okumaya devam etmektir.
- Sabahattin Ali’nin kitapları artık telifsiz - 3 Ocak 2019
- Ece Erdoğuş Levi her şeyi baştan anlatıyor - 17 Ekim 2018
- Özlem Özdemir yanıtladı: Ekonomik kriz yazarları nasıl etkileyecek? - 28 Eylül 2018
FACEBOOK YORUMLARI