Aziz Hatman 
Sezaryeni doğum sanıyoruz oysaki bir ameliyat! Doğuma doğal doğum demek zorundayız artık. Nedeni, faydası ve zararları Dr. Gülnihal Bülbül’ün Doğal Doğum’unda
Dr. Gülnihal Bülbül, bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanı hekim ama halk sağlığında yüksek lisans yapmış, doğuma farklı yönlerden bakabilen bir bilim insanı ve yazar. Bizi de gerçeklerle yüzleştirmeye çalışıyor. Biz! Biz mi kimiz? Anne adayları, anneler, babalar ve elbette bebekler! Bir zamanlar bebek olanlar yani biz!
Hepimiz dünyaya geldik, hepimiz “doğduk!” Doğum hepimizin ilk deneyimi…
Nasıl doğduğumuz anne kadar bizim için de önemli! Öneminin hakkını vermemiz lazım. Dr. Gülnihal Bülbül, Doğal diye vurguladığı Doğal Doğum kitabında hepimizin üzerinde daha dikkatli düşünmemiz gereken sis perdesinin arkasındaki gerçekleri işaret ediyor gerçek doğum öyküleri ile zenginleştirilmiş çalışmasında.
Yazar, öncelikle doğum ile sezaryen arasındaki ilişkiyi, neden sezaryenin bu kadar popüler olduğunu tartışıyor. Bir ameliyat olan sezaryenin, sadece tıbbi bir gereklilik olduğunda doğum yerine tercih edilmesi gerekirken bugün neden bu kadar yaygınlaştığını sorguluyor; anneler, hamileler korktuğu için mi? Hekimler korktuğu için mi? Artık hayatı planlamamız ve daha verimli hale getirmemiz gereken ve bir fabrika gibi kar amacı güderek çalışan hastaneler nedeniyle mi?
Yoksa “moda” haline geldiği için mi? Kentliliğin, modernliğin ya da zenginliğin konforlu dışavurumu, ilanı mı oldu? Doğum gibi riskli ve acılı olmadığı daha “sağlıklı” ya da daha az acı verdiği sanıldığı için mi? Yani ortada bir çarpıtma ya da yanlış anlamı mı var ve hatta hekimler de mi var bu yanlış anlama? Hatta hatta hekimler de bu yanlış anlamanın bir parçası mı…
Dr. Gülnihal Bülbül, içerden düzeltmeye çalışıyor doğum ile sezaryen arasındaki ilişkiyi.
Ve doğumu, pardon, doğal doğum’u anlatıyor daha doğrusu hatırlatıyor: “Kendini rahat bırak, düşünme, doğum düşünme işi değil… Zihnini bir kenara bırak. Bu dünya güvenli, bırak çocuğun gelsin… Bırakmayı öğren. Mutluluğun anahtarı budur. Doğum bir bırakma eylemidir; içindekini bırak, serbest bırak, tutma!” Özendiriyor!
Tanıtım Bülteninde yazdığı gibi: “Bu kitap birçok anlamda alanında bir ilk olma özelliği taşıyor! Kadınlara anneliğin güzelliğini anlatırken, kadın olmanın ayrıcalığını yaşatıyor, içgüdüsel olarak doğurma arzusunu canlandırıyor.
Doğumu doğal yoldan yapma cesaretini iade ediyor. Bu konuda çiftlerin özgüven kazanmalarına yardımcı oluyor. Babalara da doğumda nasıl davranmaları gerektiğini öğretiyor. Önceki doğumlarını sezaryen yapmış kadınları da doğal doğum konusunda cesaretlendiriyor!
Doğumla ilgili zihninizde yer etmiş sıkıntıları, korkuları, endişeleri bir kenara bırakın, mutluluğunuza engel olan kilitleri açın! Çünkü doğum, bir kutlama, mutluluk, coşku, sevinç, tazelenme, temizlik, eskiye set çekme, yeni gelenleri kucaklama, masumiyet ve gayret… Bilinmeyene açılan bir yürek, dolup taşan ve zaman geçtikçe kendi yazgısını yüreğe kazıyan bir deneyim… Bu deneyimi en doğal haliyle yaşamak tüm annelerin, babaların ve bebeklerinin hakkı!”
- Doğal Doğum
- Yazan: Dr. Gülnihal Bülbül
- Yayınevi: Hayy Kitap
- Sayfa Sayısı 248
- Baskı Yılı: 2016
Sınırlı sayıda şiiri dergilerde yayınlandı. Dijital öncesi siyah beyaz fotoğraf çekti. Anlatmaktan yorulunca yazmaya başladı. İlk romanı Son Teşebbüs böyle doğdu. Yemeyi, pişirmeyi ve muhabbetini seviyor.
- DİNE VE SAVAŞA BULANMIŞ BİR ÜLKEDE SİYASİ POLİSİYE: SOKAKTA SİREN SESLERİ - 6 Haziran 2022
- Akademisyenlerden KHK Öyküleri üzerine bir söyleşi - 7 Nisan 2018
- Aslında, Ercan Kesal ve Popülere Övgü - 2 Aralık 2017
FACEBOOK YORUMLARI
