Picoult, Küçük Muazzam Şeyler isimli romanında Amerika’nın hep gündeminde olan bir konuyu, ırkçılık ve ayrımcılığı, küçük bir öykü üzerinden, muazzam incelikle anlatıyor.
Picoult’nun yurtdışında fırtınalar koparak Small Great Things adlı romanını sadık okurları uzun süredir bekliyordu dilimizde. Serpil Çağlayan çevirisi ile Küçük Muazzam Şeyler geçtiğimiz ay raflarda yerini aldı.
Jodi Picoult okurlarını mutlu eden klasik Picoult formüllerini kullanıyor bir kez daha. Evrensel bir konu, tüm taraflarıyla, katmanlı bir hikaye içinde tartışılıyor ve karar okura bırakılıyor. Karakterler derinlikli, dil tempolu, konu zor. Kitabın son sayfasına gelindiğinde ise Picoult bir kez daha üstesinden gelinmez bir yapboz yerli yerine yerleştirmiş, parçaları başarıyla eşleştirmii dedirtiyor.
Peki nedir bu seferki romanın meselesi? Arka kapaktan alalım:
“Kaideleri sorgulamak için kaç istisna gerekir?
Ayrıcalık, güç ve ırk üzerine bildiğiniz her şeyi unutun.
Jodi Picoult, en can alıcı ikilemlere dair nefes kesen bir romanla karşınızda.
Ruth Jefferson bulunduğu noktaya gelmek içinçok çalıştı. Bir siyah olarak…
Muazzam şeyler yapmasına izin verilmeyen bir toplumda küçük şeyleri muazzam şekilde yaptı.
Yirmi yıldır kusursuz bir hemşire olarak doğumlara giriyor, annelere ve bebeklere yardım ediyor.
Bugün karşısında beyazların üstünlüğüneinananve bebeklerine ancak kendilerinden birinin dokunmasına izin verecek Bauer ailesi var.
Bebeğe dokunmamalı, kabul, ama yanlış giden bir şeyler olduğu ortada.
Ruth yıllarca öğrendiği her şeyi, ettiği yemini bir kenara bırakıp seyirci mi kalmalı,yoksa her şeyi göze alıp bu hasta bebeği hayata döndürmeye mi çalışmalı?
Peki ya bu çabası kendi sonunun başlangıcı demekse…
Jodi Picoult kariyerinin zirvesine yerleşen bir romanla okurlarına kavuşuyor.“
Picoult Amerika’nın hep gündeminde olan bir konuyu, ırkçılık ve ayrımcılığı, küçük bir öykü üzerinden, muazzam incelikle anlatıyor. Dahası her dilin okuru için çok tanıdık mesajları da eklemeyi unutmuyor: İyi ve görünmez olduğun sürece toplum seni kabul eder ama ne zaman gerçek kimliğine dair bir ipucu verir, “onlara” göre bir hata yaparsan, işte o zaman dışlanırsın.
Picoult bir kez daha empatinin başrolünde olduğu bir öyküyü okurlara sunuyor, belki de en sert romanıyla günümüz ırkçılık meselesini tartışmaya davet ediyor. Davete icabet etmek isteyecek okurlar için Küçük Muazzam Şeyler April Yayıncılık etiketiyle raflarda.
|
Latest posts by Rasih Korkmaz (see all)
- OYUNU MUAZZAM OYNAMAK - 3 Aralık 2019
- Bir Fantastik Yolculuk: Antika Titanik - 28 Eylül 2018
- Julio Cortázar’ın ince işçiliği; Ayak İzlerinde Adımlar - 21 Şubat 2018
FACEBOOK YORUMLARI