
Deniz kültürünü her boyutuyla ve derinlemesine ele almak; denizin ve denizcilerin gerçeklerini güncel olduğu kadar tarihsel açıdan da yansıtmak iddiasında olan Yeni Deniz Mecmuası yayın hayatına başladı.
Evet, efendim başlıktaki mısra, Yahya Kemal Bayatlı’nın Deniz Türküsü başlıklı şiirinden alınmıştır
Türkiye’de, 1800’lerin sonunda Ceride-i Bahriyye ve Mecmua-i Fünun-u Bahriyye isimli dergilerle başlayan deniz mecmuacılığı serüveni, çeşitli isim değişikliklerinin ardından, 1928 yılında Risale-i Mevkute-i Bahriyye dergisinin Deniz Mecmuası adını almasıyla devam etmiştir.
1948’e kadar aynı isimle çıkan Deniz Mecmuası, 383. sayısından itibaren Donanma Dergisi ismini almıştı.
Hasret bitti. Kırmızı Kedi Yayınevi mutfağında yayımlanacak olan Yeni Deniz Mecmuası’nın ilk sayısı geçtiğimiz mart ayında yakışıklı bir biçimde raflardaki yerini aldı.
Deniz kültürünü her boyutuyla ve derinlemesine ele almak; denizin ve denizcilerin gerçeklerini güncel olduğu kadar tarihsel açıdan da yansıtmak iddiasında olan derginin yayın kurulunda; Enis Batur, Cem Gürdeniz, Emin Nedret İşli, Murat Koraltürk ve Ahmet Kuyaş yer alıyor.
Bu topraklarda, ekmeğini sadece taştan değil sudan da çıkaran bir millet hayali eskidir ve sanki hep yarım kalmıştır, oysa bu coğrafyada deniz ihmal ederek yaşamak mümkün değildir.
Amiral Cem Gürdeniz bu noktayı birçok yönüyle; “Türkiye gibi yarımada coğrafyasına sahip bir deniz ülkesinin, denizlerden herhangi şekilde soyutlanması geçmişte olduğu gibi yok olmasına neden olabilecek gelişmeleri tetikler. Tarihimiz bu durumun pek acı örnekleriyle doludur. Çeşme, Navarin, Sinop baskınları ile II. Abdülhamit’in donanmayı yok etmesinin sonuçları çok ağır olmuştur. Osmanlıyı parçalamaya gelenler daima denizden geldiler. Tarih tekrar ettirilirse, gelecekte de böyle olacaktır” şeklinde özetlemektedir.
Aslında bu coğrafyada, deniz odaklı ve denizci bir devlet sistemi ve denizci bir halk hedeflenmelidir. Sevgili Hocam Prof. Dr. Mümtaz Soysal’ın Öpülesi Gemiler kitabında da altınız çizdiği gibi; “denize açılmadan, dünyaya açılmaya kalkanlara martılar bile güler…. Denizle barışmak, hırçın ve aksi bir sevgili ile barışmak gibi tam teslimiyet ister. Bütün bir devlet politikalarının bu yöne dönmesi gerekir”.
Turbari sine ventis, non solet aequor.. yüzyıllardır yankılanan ve rüzgâr esmeden deniz kıpırdamaz anlamına gelen bu Latince deyişi slogan seçen Yeni Deniz Mecmuası, 216 sayfalık ilk sayısının sunu yazısında odaklanacağı alanlara dair şöyle diyor:
Deniz, Türkiye’nin can damarlarından biri. Hepimiz karada yaşıyoruz şüphesiz ama hepimizin Anadolu yarımadasını ve Trakya’yı kuşatan ‘bizim denizlerimiz’ ile az çok bağlantılarımız söz konusu: Deniz, ekonomiden savunmaya, turizmden ulaşıma bir kefede; sayfiyesiyle, mutfağıyla, sporuyla yaşama kültürünün sayısız cephesiyle, bir de tarihle, edebiyat ve sanatla öteki kefede, olmazsa olmaz ağırlığını koyuyor gündemimize.
Her yıl, ilkbahar-yaz-sonbahar-kış mevsimlerinde okurlarıyla buluşacak olan ilk sayısında kapak konusu olarak Amiral Cem Gürdeniz’in kaleme aldığı Atlantik’te Bir Türk ve Cumhuriyet’in İlk Deniz Gezgini: Mustafa İhsan Denizaşan’ı işleyen dergi, dosya konusu olarak da İkinci Dünya Savaşı Yıllarında Deniz Ulaşımının Sorunları ve Kömür Nakliyesine yer veriyor. Emin Nedret İşli’nin arşivinden seçtiği görsellerle İstanbul’un Deniz Ulaşım Hayatında Pasolar başlıklı geniş ve rengârenk bir albümünde olduğu ilk sayıda yer alan diğer bazı yazılar da şöyle:
- Tek Gövdelilerden Çok Gövdelilere Rüzgârın Serüveni (Edhem Dirvana)
- Charles Darwin: Gemide Ayrıcalıklı Bir Yolcu (Ömer Bozkurt)
- Rahmi M. Koç Müzesi Denizcilik Koleksiyonu (Cem Gürdeniz)
- Doğu Akdeniz, Yeni Kuzey Denizi Olabilir mi? (Necdet Pamir)
- İstanbul Boğazı’nda Karantina Uygulamaları (Nuran Yıldırım)
- Türkiye ve Deniz Jeopolitiği (Cem Gürdeniz)
- Kadırgada Kürek Mahkûmu Olmak (Mustafa Aktar)
- Mümtaz Soysal’la Söyleşi (Deniz Irak)
- Deniz Ne Kadar Güzel, Hoş… (Gökhan Akçura)
- Calabria’lı Uluç Ali (Emrah Safa Gürkan)
- Türkiye’de Amatör Denizcilik (Özkan Gülkaynak)
- Gemici Bağları (Tufan Aydın)
- Türkiye’de Armatör Olmak ve 2015’te Küresel Deniz Taşımacılığı (Levent Akson)
- İstanbul’da Mavnalar ve Mavnacılık (Deniz Gök)
- Gilliatt’ın Ahtapotla Mücadelesi (Victor Hugo)
- Bir Lombozun Arkasından (Enis Batur)
- Ve Gemi Gidiyor’dan Can Alan Can Yeleklerine (İsmail Ertürk)
- Bu Geminin Sintinesiyiz Biz! (Tunca Arslan)
- Buz Okyanusunda Yürümek (Ömer Bozkurt)
- Deniz Fenerleri: Işığını Görenlere Umut Olurlar (Zeynep Şarlak)
- Dava Ağabeyim Kaptan Namık Assena (Refik Akdoğan)
Unutulamamalıdır ki; gelecekte Türkiye’nin refah ve güvenliğinin anahtar kelimesi denizcileşmektir. Deniz devletinden, denizci devlete doğru alınacak yolda pusulayı Yeni Denizcilik Mecmuası göstermelidir.
- Deniz Mecmuası
- Üç Aylık Süreli Yayın
- Genel Yayın Yönetmeni: İlknur Özdemir
- Kırmızı Kedi Yayınevi bünyesinde hazırlanmakta ve basılmaktadır.
- 216 Sayfa
- Sayı: 1 – Mart 2016 – İstanbul
- Ülkenin Yaratıcı Güçleri Mühendisler: Fırtınadaki Arı - 1 Mart 2020
- Ayaküstü İzmir Lezzetleri - 9 Ağustos 2018
- Su’yu Okumak - 2 Ağustos 2018
FACEBOOK YORUMLARI
2 Comments
Serdar Hocam her duruşunu yürekten kutluyorum. Eserlerine göz attıkça iyi ki tanımışım EŞREFPAŞANIN yağız delikanlı çocuğunu diyorum. Serde de SİVAS ÇAVUŞBAŞILILIK olunca EŞREFPAŞALI olmanın ne demek olduğunu daha iyi anlıyorum. Selam ve sevgilerimle açıl MAVİLİKLERE…
Adamsın!