Olağanüstü Bir Gece

Hayatı bir camın arkasında oturarak bir yağmuru seyretmekten öte bir şey olduğunu, camın arkasından çıkıp yağmur altında kalmadan onu hissedemeyeceğinizi anlatıyor roman bize.

Bu yazı bir kitap tanıtımı değildir, zaten bu kitabın tanıtılmaya filan ihtiyacı yok. Kitap eleştirisi de denilemez.  Ne olabilir diye düşünürken bu yazının amacının olsa olsa okurun kendi okuma potansiyelini anlamasıdır diyebilirim. Örneğin benim gibi Zweig’ın sadece Satranç’ını okumuşsanız iyi bir okur sayılmasınız. Eğer hiç Zweig okumamışsanız kendinizi sorgulayın, okur bile sayılmazsınız. Dost acı söyler ama bence gerçekten öyle… Bir kitap bu kadar mı güzel olur? Her satırı insanı sarhoş eder oradan oraya coşkuyla savurur. Her bir satırı, her bir kelimesi. Pes diyorum gerçekten pes. Nasıl bir yazarlık, nasıl bir yazar Stefan Zweig? Aslında  “zweig okumak” diye bir tanımlama olmalı: yoğun, derin, sarsıcı, akıcı ve insana iyi gelen. Evet, bu Zweig kitabını bir arkadaşım bana iyi geldi, lütfen sen de oku, diye verdi. Ben de bir başkasına aynı tavsiye ile verdim. İçinden geçtiğimiz bu sıkıntılı günlerde depresyonun kollarından kurtulmaya çalışırken iyi gelen kitaplar çok önemli haliyle. Çoğu insan bu sıkıcı dünya atmosferi ile baş edemediğinden kişisel gelişim kitaplarına sarmış vaziyette. En popüler en tavsiye edilen kişisel gelişim kitaplarındaki sahtelik, plastik duygu ve tepeden akıl verme ne kadar bir iyilik hali verebilir bilemiyorum ama Olağanüstü Bir Gece isimli bu kitap gerçekten yaşama sevinci veriyor, yaşadığınızı hissettiriyor, ruhsal incinmelerinizi en iyi kişisel gelişim kitaplarından kat be kat fazla tamir ediyor. İnsana iyi geliyor yani.

Kitaptan bir alıntı: Fazlasıyla aklı başında bir yöntemle varoluşumdan bütün çelişkileri uzaklaştırmıştım ve bu çelişki yokluğu canlılığımı söndürüyordu. İsteklerimin giderek azaldığını ve zayıfladığını duygularıma bir tür donukluğun yerleştiğini görüyordum. Belki de en iyisi şöyle ifade edecek olursam bir tür ruhsal iktidarsızlık ve yaşamda tutkuyla yer alabilme yetersizliği hissettiğimi söyleyebilirim.(sayfa 7 )

Yabancı gelmedi değil mi?  Çevremizde dünyada olup bitenlere karşı ne kadar donuk gözlerle baktığımız ve kendi olağan hayatlarımıza ne kadar sıkı sıkıya sarıldığımız, ne kadar hareketsiz ve az talepkâr olduğumuz… Yukarıda koyduğum kriterlere göre okuma potansiyeli yüksek bir arkadaşım (Dr. Ali Nurettin Gürses) kitap hakkında, monoton hayata bizi yenilenmiş olarak geri dönebilmeyi ancak işte böyle küçük kaçamaklar ve yüzleşme zorunda kaldığımız kontrol dışı davranışlara borçluyuz, Stefan Zweig bunu anlatmış, diye yazmış bana.

Roman kahramanımız altı saatlik bir zaman diliminde rutin burjuva hayatının dışına çıkmaya cesaret ederek içindeki suçluluğu, erdemi, iyiliği, kötülüğü, acıma duygusunu kısaca gerçek kendini ve ruhunu hissediyor ve okura hissettiriyor. Hayatı bir camın arkasında oturarak bir yağmuru seyretmekten öte bir şey olduğunu, camın arkasından çıkıp yağmur altında kalmadan onu hissedemeyeceğinizi anlatıyor roman bize.

Modern hayatlarımızın soğuk yüzleri ile kırbaçlanmış yalnızlıkları yaşayan bir dolu insan her yerde renksiz coşkusuz samimiyetsiz ve maskeleri ile dolaşırken içinizdeki o en içimizdeki insanı çıkarmak için bu kitabı okuduktan sonra kısa bir öykü yazdım:

Olağanüstü Bir Kaza  

Siz hiç kendinize çarpıp parçalandınız mı?  Ben bazen çapraşık olan uzun bir yolda belki de bir dönemeçte beklemediğim bir şekilde kendim ile çarpıştım. Tuz buz oldum. Siz de okuyun ve kendinizle çarpışın. İnsana iyi geliyor.

  • Olağanüstü Bir Gece
  • Yazar: Stefan Zweig
  • Çeviri: İlknur İgan
  • Türü: Roman
  • Baskı Yılı: 2017
  • Sayfa Sayısı: 68 Sayfa
  • Yayınevi: İş Bankası Kültür yayınları
Feride Cihan Göktan
Latest posts by Feride Cihan Göktan (see all)
Vinkmag ad

FACEBOOK YORUMLARI

Yorum

Read Previous

İhtirasların Ve Hırsların Altında Bir Yaşam

Read Next

İzmir’de Bir Hayalet Dolaşıyor….

4 Comments

  • Cihancim yillar once Boyali kus u ve bir tane daha okumustum ..
    Ozellikle Boyali kus cok etkilemisti beni .. Cok sasirmistim , bir insanin aklina bunlar nasil gelir diye ..

  • Bu güzel yazı için teşekkürler. Zweig’ı bir kez daha yüreğimde hissettim.

  • Cok hoş ..cok ilgimi cekti..cok tesekkurler..

  • Okuyacağım Cihancım!

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen gördüğünüz rakamları bitişik olarak yazınız! *