
Şairin “böyle bir yüzyıl” tanımlaması, kitaba da adını veren “bitmeyen yüzyıl” olduğu kadar günümüzdür de…
“Tepelerin ardında Orpheus selamlıyor güneşi / Sen gülerken” bu iki dize bile yeter sizi alıp götürmeye… Nereye mi? Yüreğinizin götürdüğü yere…
Öner Ciravoğlu, “yasakmeyve”den çıkan “Bitmeyen Yüzyıl”da topladı şiirlerini. Şubat’ta çıkan “Bitmeyen Yüzyıl”, uzun sözün kısası bir anlamda. Arabistan çöllerinden esen rüzgârın taşıdığı, “şiir, betimleyicidir, anlatıcı değil” tanımına nasıl da uyuyor, bu anlamda. Neredeyse her dize, üzerine sayfalarca konuşulacak denli güçlü. Yukarıdaki dizelerden el alırsak, ‘tepelerin ardı’ en çok da Anadolu tanımlamasıdır, Karadeniz’de çok kullanılır olsa da. Gün hep tepelerin ardından ağarır, Güneşin ışınları vurduğunda sadece yeni bir coşkunun, yeni bir heyecanın ilk adımını atmışsınızdır… Hem zaten değil mi ki “ışığıyla şifa veren”dir Orpheus, gülüşünüze selam da durur.
Sahi, gülmek ne demektir?
Acılı kuşak olarak da tanımlanan ’68 kuşağının üyelerinden biridir Öner Ciravoğlu. Buna da bağlı olarak bir hüzün, bir acı hep vardır inceden inceye sızan. “Bir bardak demli çayla açılır erişilmez rüyaların rengi” demek ki demi kıvamında kınalı berrak, dumanı üstünde çayla değişir dünya. İşte o bir bardak çay -ki ince belli cam bardakta olması olmazsa olmazıdır çay sevenlerin- güzelleştirir; “Dostluk adına ne varsa umut bulutlarından” yağar sicim gibi…
Bir hayat niçin akar
Şiiri, ustaları ve uzmanları neye göre ayırır bilemem. Bana sorarsanız, şiir ikiye ayrılır. Biri yüksek sesle okunan ajitatif şiirlerdir. Diğeri kendi içsesinizle okuduğunuz, sizi taşıyan, her okuduğunuzda farklı dünyalara kapılar açan şiirlerdir. Kuşkusuz duygulanırsınız yine, kuşkusuz coşar, eser kükrersiniz… veya ufka dalar hüzünlenirsiniz inceden inceye, içten içe… Ama her seferinde başka bir şey (neyse o, dize belirler şiirin akışında) taşır sizi.
“Bir hayat niçin akar
Böyle bir kuyuya
Böyle bir yüzyıla
Belli ki keşfedilmemiş ufkunu arar
Anılar biriktiren bir yol kardeşi
Ruh ikizini yaratmaya”
Şairin “böyle bir yüzyıl” tanımlaması, kitaba da adını veren “bitmeyen yüzyıl” olduğu kadar günümüzdür de… Dünya var olduğu sürece hem “günümüz” olarak da kalacaktır. Bu açıdan bakınca kalıcılığını da yakalamış oluyorum şiirin. Ciravoğlu, okurunun -ki şiir sevmesi gerek ve yeter şarttır- kaçmasına, yarım bırakmasına izin vermiyor… Bir defa okunup bırakılacak şiirler değil, hüznün haklı dünyasına düştüğünüzde hep başvuracağınız şiirler bunlar.
Yüzyıl daha bitmemişti
“Kentin en güzel kızını düşünmek
Kuşkusuz yüzyıla özgüydü
Onun alnına dokunmak isterdim”
Kolay değildir o düş dünyasına dalıp da sıyrılıp çıkmak. Mangal kadar yürek gerektirir, kararlılık gerektirir. Yılmadan bıkmadan usanmadan mücadele de yanı sıra… Şair de aynı şeyi yapıyor:
“Cesareti bir kumar gibi karşıma koydum
Kaçışı planladım
Bütün Uzunsokak tanıktı”
Gerisini isterseniz kitaptan kendiniz okuyun, kendiniz aynı cesareti kuşanın şairle birlikte. Kendi düşünüzü de beraberinde taşıyın dizelerle. Küçük bir ipucu: “Yüzyılın ikinci yarısı da gidiyordu” geliyor ardından… Sahi, biz, bu gün ikinci çeyreğine gidiyoruz doludizgin. Yol göstericimiz şiir olsun.
Taşıdığın rüya kucaklayacak…
Toplam altı şiir yer alıyor iki bölümlü “Bitmeyen Yüzyıl”da. Şair, şiirin “sözcük eksiltme sanatı” tanımının gereğini yerine getirmiş… fazlası yok sözcüklerin, eksiği de. O duyguyu yakalamanız için yönlendiriyor sizi. Yakalandığınız anda da bırakıyor, çünkü yorum özgürdür, bildiğiniz gibi. Hem değil mi ki filmleri bile taşıyan tanımlamadır şiirin (tabii, kuşku götürmez bir şekilde, şairin de) betimleyiciliği… Buna da bağlı olarak…
Murathan Mungan’dan -izinsiz el alarak, mealen- “ne geçmiş tükenir ne yarınlar… gerçeklere çıkar sokaklar” diyebiliriz. Demem o ki, yorumunuz ne olursa olsun, nasıl olursa olsun hep aynı gerçekleri, aynı gerçek hüzünleri kucaklayacaktır. Muhakkak.
- Bitmeyen Yüzyıl
- Yazar: Öner Ciravoğlu
- Türü: Şiir
- Baskı Yılı: Şubat 2016
- Sayfa Sayısı: 44 Sayfa
- Yayınevi: Yasakmeyve Yayınları
- Hayata bir de bu “pencere”den bak!… - 9 Nisan 2020
- BİTMEYEN AŞK: İSTANBUL - 7 Aralık 2019
- Türkiye’nin Çilingir Sofrası: Rakı Gastronomisi - 3 Aralık 2019
4 Comments
Eline sağlık Korkut Akın
Yeni gördüm.
sevgiler
öner
sağ ol Korkut
teşekkürler
Eline, bilgine, kalemine sağlık.