Aydoğan Melih Horasan
Bosna ile İstanbul arasında sürprizler ile dolu bir aşkı antika dükkanlarında, geçmişlerini satarak geçinen insanların iki dudağı arasında yaşamak isteyenler için ustaca yazılmış bir roman. Aşk; bir şehri bünyesinde ne kadar barındırabilirse o kadar aşktır.
Bahar Çuhadar
Japon yazar Natsuno Kirino’dan memleketinin mitlerinden, yerel hikâyelerinden, coğrafi yapısından beslenen fantastik bir roman. ‘Tanrıça Günlüğü’, kadın-erkek ilişkilerindeki evrensel durumları farklı bir dille anlatıyor. Japon yaratılış miti; ‘yang’ ve ‘yin’i de oluşturan gökyüzünde beliren tanrılar
Emine Arslaner
“Aşağıdan” bir döneme şekil veren zümrenin otopsi raporu gibi. Yazarın elindeki neşter yer yer canımızı yakıyor. Roman okurları ikiye ayrılırlar: romandaki kahramanlarla kaynaşmak isteyen okurlar ve roman yazarının dehası ile kaynaşmak isteyen okurlar. Romanı yaşamak
Leyla Öztürk
E. Bellamy, 1888 yılında yayınladığı Geçmişe Bakış adlı romanıyla, hayalindeki ve umudundaki 2000’li yıllarının dünyasını anlatmış bize. Düşünün… 30 yaşınızda bir gece uyumak için yatağa giriyorsunuz ve tam 113 yıl sonrasına uyanıyorsunuz… Hem de aynı
A. Ömer Türkeş
Barış Soydan, Cemaatçinin Ölümü romanında henüz içinde yaşadığımız bir tarihsel sürecin gerçeklerini büyük bir cesaretle dillendirmiş. Barış Soydan, 2014 yılında yayımlanan ilk romanı "Boruotu Cinayeti"nde, eski bir dostunun ölümünün ardındaki sırrı aydınlatmaya çalışan Ufuk Lodos
Ufuk Akbal
Viyana doğumlu oyun yazarı ve romancı Robert Seethaler’in 2016 The Man Booker International finalistleri arasına giren romanı Bütün Bir Ömür için özel bir tanımlama geliştirilecekse o da “hayata orijinal zorluğunu iade eden bir roman” olmalı.
Haber Merkezi
17 Ağustos depremi hala daha dün gibi aklımızda. Deprem gerçeğini büyük kayıplarla yaşayan insanlar bu konu üzerine çokça tartıştı, çokça yorum yaptı. O güzel insanları kaybedişimizin yıldönümünde depremi aklımızda diri tutan 6 kitabı sizler için
Gökçesu Özgül
Jack Holland tarihin başlangıcından beri, insanlığın bir yarısının diğer yarısını baskı altında tutup insanlık onurunu elinden alması nasıl açıklanabilir sorusundan yola çıkıyor. Antik Yunan’dan günümüze kadar gerçekleşen olaylar üzerinden kadınların karşı karşıya kaldığı baskıyı anlatıp
Güzella Bayındır
“…O zaman çaresizlik diye bir şeyin olmadığını, çaresizliği bizim uydurduğumuzu, bizim birbirimize ettiklerimiz yüzünden doğan bir şey olduğunu anlıyorsun.” (Sayfa 33, Barbarın Kahkahası) Deniz kıyısında taş sektirmek gibi kimi kitaplar. Zıplaya zıplaya kaya kaya gider
A. Ömer Türkeş
"İyi" romanlar kadar "kötü" olanları da raflara çıkaran dinamikler; edebiyatımızdaki eğilimler neler? Ve tabi ki bu yıldan aklımda kalan romanlar hangileri! Türkçe yazılan romanların yıllık değerlendirmesini yapmaya, 90’lı yılların sonlarında başlamıştım. Yıllık roman üretimi henüz