O Sesler’in yayımlandığı günlerde yazar Nurcan Baysal, Front Line Defenders İnsan Hakları Ödülü’nü Birleşmiş Milletler İnsan Hakları yüksek komiseri Kate Gilmore’un elinden almıştı.
“Sesler… Tarifi zor ve imkânsız seslerdi. Filmlerde tank, top sesi olur ya… öyle değil, çok farklı, çok korkunç sesler. O sesin içinde her şey vardı, yıkım vardı, ölüm vardı.”
Nurcan Baysal’ın hendek savaşlarının dehşetini günbegün anlatan kitabı O Sesler Dipnot Yayınları etiketiyle raflardaki yerini aldı.
O Sesler, bombardıman altındaki bir şehri, Diyarbakır’ı anlatıyor. Hikâye, yüz gün boyunca Sur’un bombalanmasının ve Sur’da yaşanan çatışmaların şehri nasıl etkilediğine, bombardıman altındaki şehirde gündelik yaşamın nasıl aktığına, farklı kesimlerin bu dehşeti nasıl yaşadığına odaklanıyor. Yoksul mahallelerde, okullarda, hastanelerde, pazarda, sokak aralarında, korunaklı sitelerde, camilerin içinde…
Yazar, bomba seslerinin altında şehri dolaşırken hem ülkenin batısında hem de bölgede ön plana çıkan değerlendirmelerle de bir hesaplaşma içine giriyor. Şehrin farklı kesimlerinden gelen insanların çatışmalar sırasındaki yaşam pratiklerine yönelerek şablonları, klişeleri, yargıları, aşağılamaları ve yüceltmeleri… aşmaya girişiyor.
O Sesler’in yayınlandığı günlerde yazar Nurcan Baysal, Front Line Defenders İnsan Hakları Ödülü’nü Birleşmiş Milletler İnsan Hakları yüksek komiseri Kate Gilmore’un elinden almıştı. (Tanıtım Bülteninden)
Nurcan Baysal Kimdir?
40’lı yaşlarda. Diyarbakır’ın yoksul bir mahallesi olan Şehitlik Mahallesi’nde on çocuklu bir ailenin yedinci çocuğu olarak dünyaya geldi. İlk, ortaokul ve liseyi Diyarbakır’da okudu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu. Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde yüksek lisansı yaptı ve asistan olarak çalıştı. 1997 yılında Diyarbakır’a döndü ve uzun yıllar Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı bünyesinde bölgede yoksulluk, kalkınma, göç alanlarında çalıştı.
Zorunlu göç, koruculuk, mayın mağdurları, kırsal kalkınma, kadın hakları, IŞİD tarafından kaçırılan kadınlar… gibi farklı konularda çalışan çeşitli sivil toplum örgütlerinin kurucusu ve üyesidir. İletişim Yayınları tarafından üç kitabı yayımlanmıştır. İlk kitabı O Gün boşaltılan ve yakılan Kürt köylerinin hikâyesini anlatır. Şeyhmus Diken ile birlikte yazdığı ikinci kitabı Kürdistan’da Sivil Toplum bölgede sivil toplumun geçirmekte olduğu değişimi anlatan bir kaynak kitap niteliğindedir. Üçüncü kitabı Ezidiler: 73. Ferman, IŞİD saldırıları ile başlayan Ezidilerin son fermanına, bu fermanın nasıl gerçekleştiğine, Ezidi kadınların ferman tanıklıklarına odaklanıyor. T24 gazetesinde köşe yazarıdır. Barış insiyatiflerinin aktif bir üyesidir. Evli. İki çocuğu var. Babası ve aile fertlerinin bir kısmı Suriçi’nde yaşıyor.
|
Okuma önerisi!Doğuş Sarpkaya’nın incelemesi; “Ortanca Çocuk Sevgisi”
|
- Netflix Türkiye mayıs programı belli oldu - 23 Nisan 2022
- Halsey’den İstanbul konseri - 23 Nisan 2022
- Sepultura Türkiye’ye geliyor - 23 Nisan 2022
FACEBOOK YORUMLARI