Aşkınız Bitince Evlenin!

Herkes Kendi Hayatının Kahramanı, Psikiyatrist Gülcan Özer’in yirmi yıllık mesleki deneyiminin ardından yazmış olduğu bir kitap.

Bu hafta bir terapistin kaleminden çıkmış bir kitaptan bahsedeceğim: “Herkes Kendi Hayatının Kahramanı“

Herkes Kendi Hayatının Kahramanı, Psikiyatrist Gülcan Özer’in yirmi yıllık mesleki deneyiminin ardından yazmış olduğu bir kitap. Gülcan Özer aynı zamanda ilişki ve çift terapisti olan bir isim.

Kitabın isminin alt notu: “Aşkta, evlilikte, ilişkilerde valizimizde getirdiklerimiz…” şeklinde. Bu not kitabın içeriğini de güzel özetliyor aslında. Yazar temelde aşk, evlilik ve ilişkiler konusunu ele alırken; ebeveyn olmak, yaşlılık, iş yaşamı ve kişisel gelişimciler gibi farklı konulara da değinmiş.

Yazar kitabında masalsı, su gibi akıp giden, psikolojik terimlere pek yer vermeyen ancak okuyucuyu telkin edip öğüt veren bir üslup kullanmış. Bu durum biraz Güzin abla havası hissettirse de, söylediklerinin yalnızca yaşla gelen birikim olmadığını, mesleki tecrübelerle harmanlanmış bilgiler olduğunu anlıyorsunuz. Zaten kullandığı yumuşak üslup onu Güzin ablalıktan çıkarıp, terapist kimliğini öne çıkarıyor.

Aşık olma hali nasıldır, aşk biter mi, evlilik nedir, evlilik için ne gereklidir, evlilikteki çatışmalar nelerdir, bireyin aile yapısının evliliğine olan yansıması nedir? sorularıyla başlıyor kitap. Bu bölümlerde kulağa küpe olacak bilgilerle karşılaşıyorsunuz. Aşıkken değil aşkınız bitince evlenin! diyen cesur bir kadın var karşınızda. Bu konuda kafası çok net, çok pürüzsüz. Çünkü diyor ki aşkın sonu üç seçeneğe çıkar:

  • Biter
  • Yenisi aranır
  • Ilişkiye evrilir

Sözün özü, aşkınız ilişkiye evrildikten sonra evlenin diyor. Zira bilindik bir söylem “Aşk, bir görme kusuru, evlilik ise tedavisidir“ şeklindedir. Bu noktada uzmanların elbet bir bildiği vardır diye düşünüyorum. Yüzlerce kez yapılmış aile ve çift terapi seansları boşa yapılmış olamaz. Bu ve bunun gibi söylemler bu seanslardan edinilmiş önemli kazanımlardır.

Koca terbiye edilmez, terbiyelisi alınır!

Bu kitaptan aklımda yer eden ikinci cümle oldu. Bu cümle bir hocanın cümlesiymiş, yazar kitabında okuyucusuyla paylaşmış. Iyi de etmiş. En çok da ekranlarda eş arayan, partneriyle tartışan, cebelleşen, kavga eden kadın ve erkeklere duyurulması gereken bir cümle. Yazar kitabında evlilik programlarına değinmeden edememiş zaten.

Kitapta hayata dair birçok şey var. Fazla uzatmadan fikirler beyan edilmiş. Çocuk eğitimine dair öneriler bile barındırıyor. Eğer iyi bir dinleyiciyseniz, kitabı okurken sıkılmanız neredeyse imkansız. Çünkü yazar kitabında sizinle tatlı tatlı sohbet ediyor. Sanki görmüş geçirmiş, emekli komşu teyzenizin evine gitmişsiniz de sizinle koyu bir sohbete koyulmuş gibi. Hem öğüt veriyor hem yol gösteriyor gibi. Ancak olgun bir tavırla, usulünce ve bilgece büyüklenmeci bir şekilde kesinlikle değil.

Yazar, ilişkilerde yaşanan bazı sorunların kökenini, kişinin kendi geçmişinde araması gerektiğini hatırlatıyor. Her bölüm çok kıymetli bilgi ve tespitler içeriyor ancak “Ana babadan hasarlılar kulübü“ isimli bölümü özellikle okumanızı tavsiye ederim. Kişinin hem kendisine dair hem de ilişkilerine dair farkındalığını oldukça yükselten bir kitap olduğunu söyleyebilirim.

“..Malum herkesin bahtına bir ana baba düşer. Ve herkesin bu ana babadan tahsil edemediği alacakları vardır.“ Sf 112

“Ana babam beni sevemediyse kimse sevmez, zaten ben de sevilecek biri değilim.“ Sf 113

  • Herkes Kendi Hayatının Kahramanı
  • Yazar: Gülcan Özer
  • Türü: Psikoloji
  • Sayfa Sayısı: 189 Sayfa
  • Basım Tarihi: Haziran 2016
  • Yayınevi: Doğan Kitap
Neslihan Korkmaz
Latest posts by Neslihan Korkmaz (see all)
Vinkmag ad

FACEBOOK YORUMLARI

Yorum

Read Previous

Suzan Samancı’nın “Koca Karınlı Kent” adlı romanı yayımlandı.

Read Next

Sinema Kitabı

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen gördüğünüz rakamları bitişik olarak yazınız! *