Bazı kitaplar vardır, gün boyu elinizden bırakamadığınız, bir yandan sona bir an önce ulaşmak isterken diğer taraftan hiç bitmemesi için yalvardığınız…
Bu paradoksa ne zaman bir isim verilecek bilmiyorum ama o günü heyecanla beklerken size bu kitaplardan bir seçki hazırlamak istedim. İşte nasıl bitirdiğinizi anlayamayacağınız o kitaplardan 5 tanesi…
1 BAŞKA ZAMAN KÜTÜPHANELERİ – ZORAN ZIRKOVIC Hiçbir kitapçıda bulamayınca yayınevini arayıp “Bu kitabı neden bulamıyorum?” diye sitem ettiğim ve telefonda konuştuğum nazik, bir o kadar da ilgili hanımefendinin yönlendirmesiyle edinebildiğim bu kitabın ısrarlı arayışımı kesinlikle hak ettiğini söyleyebilirim. Altı fantastik kütüphane hikâyesini konu alan bu kitapta birçok tuhaflıkla karşılaşacak, “bir kitabın intiharı” fikrinin size tuhaf gelmemesine fazlasıyla şaşıracaksınız. Son olarak bu kitabın 2003 yılında Dünya Fantezi Ödülü almış olduğunu hatırlatıyor ve sizi onunla baş başa bırakıyorum.
|
2 GORA – RABINDRANATH TAGORE Mutluyum ki henüz “G.O.R.A’nın senaryosu çalıntı mıymış?” “G.O.R:A’nın kitabı da mı çıkmış?” tepkilerine maruz kalmadık. Fakat ben bunu eserin fazla bilinmemesine bağlıyorum bu da üzücü bir yerde (Tabii ki herkesi aynı kefeye koymak adil değil, tenzihler elbet olacaktır). Tagore’un Nobel ödüllü bu kıymetli yapıtında Hindistan’a keskin bir bakış fırlatırken; sağduyunun, hoşgörünün, sabit fikirliliğin, aşkın karakterlere nakış misali işlenişi sizi bambaşka bir dünyaya taşıyacak.
|
3 SEMERKANT – AMIN MAALOUF Semerkant Vladimir Bartol’unAlamut’unun aksine Hasan Sabbah’tan çok Ömer Hayyam’ı merkez alan bir roman. İki ayrı zamana tanıklık ettiğimiz bu romanda iktidarın karanlığı ve yarattığı çatışma, tutkuların şiddeti, zaman zaman da hayal kırıklıkları başınızı döndürecek.
|
4 AZİZ BEY HADİSESİ – AYFER TUNÇ Önyargılar, peşin hükümler, tümdengelimler… Kim bilebilir ki bir olayın yaşanmasının adımlarının 20, belki de 35 yıl öncesine kadar uzanabileceğini! Aziz Bey hadisesinde camı kıranlarla cam kırıkları üzerine düşenlerin yer değiştirdiği bir hikâyeyle tanışıyoruz.
|
5 DÜŞKAPANINDAN KAÇAN ELMA – BİRKAN BAYINDIR Benim bu kitapla tanışmam çok tesadüfî oldu açıkçası, okumaya başlamam da öyle… Normalde bir kitaba başlamadan hem kitap hem de yazar hakkında bilgi sahibi olmayı tercih ederim. Fakat bir anda karşılaşıp hiçbir fikrim olmadan okumaya başladığım bu kitap benim için tatlı bir mola niteliğindeydi. Mutlu eden bir mola hem de. Hani yolda yürürken hapşırmışsınız da karşıdan gelen yabancı size bütün samimiyetiyle çok yaşayın demişçesine bir mutluluk… Tanımadığınız birinden, beklemediğiniz bir anda gelen…
|
- Sıcak Kafa; “Sözlerin rengini hareketlerin makamına tercih etmeyen bir roman” - 4 Nisan 2018
- Olivia Laing anlatımıyla özel bir şehir: Yalnızlık… - 9 Mart 2018
- Bir Vakitsiz Kaybeden: Albert Karako - 19 Ocak 2018
FACEBOOK YORUMLARI