Bu hayatın ne kadarı bizim?

Kurt Vonnegut’un Mezbaha 5’i, 50 yıldır hayatımızda ve elden ele dolaşıyor. Yaratıcılığın sınırlarını zorlayan bu romanda okur savaşın yıkıcılığını ve bombalardan kaçan insanlığı buluyor. Mezbaha 5 insanlığın merkezine yapılan bir zaman yolculuğu, hayatın anlamını arayan fakat bulmaya korkan herkes için benzersiz bir rehber.

“Kendime bugünü sordum: ne kadar genişti; ne kadar derindi; ne kadarı benimdi?”

Top seslerinin, kanlı vücutların, çığlıkların, duaların arasında… Bir savaş… Bir kıyamet… Her yer ceset, her yer kan, her yer ölüm. Tam da bu ortama uygun bir soru. Peki cevabı? Kurt Vonnegut’un Mezbaha 5 adlı romanı savaş ortamında tam da bu soruyu soruyor insana: Bu hayatın ne kadarı senin? Vonnegut, insan olduğunu sorgulatmayı amaçlıyor, yüzüne vurmak istiyor tüm gerçekliği. Bu sefer silahıyla değil kalemiyle. Vonnegut’un yaratıcılığın sınırlarını zorlayan bu kitabı bu ay 50 yaşında. Ama hâlâ güncel, hâlâ evrensel…

Mezbaha 5 gençliğinde yaşadığı korkunç travmayı kitap olarak yazamayan bir adam hakkında aslında. Bunun yanında “anda kalamayıp” zamanda yolculuk yapan Billy Pilgrim adında bir adamın  Tralfamadorian denen uzaylılar tarafından kaçırılmasını ve onların etkisi altında zamanda yolculuk yapmaya devam etmesini de anlatıyor. Biz olayları Billy Pilgrim gözünden görüyoruz ve ondan dinliyoruz. Bunların dışında bilinmesi gereken tüm bu olayların doğrusal bir şekilde sunulmadığı ve gerçekten de Mezbaha 5’in 2. Dünya Savaşı sırasında Dresden’in bombalanması ile ilgili olduğu. Bu yönüyle otobiyografik özellikler taşıyor bu roman. Vonnegut’un 2. Dünya Savaşı yıllarında esir düştüğü anılarından izler görüyoruz. Savaşı tüm çıplaklığıyla ve kötülüğüyle aktarıyor. Ve bunu tüm dünyanın görmezden geldiği bir zamanda yaparak büyük bir cesaret örneği de gösteriyor. Yani bakıldığında bu roman tek bir çizgi üzerinde değil zamanda yolculuk motifi merkeze alınarak bir yolculuk döngüsü üzerinde çok boyutlu olarak veriliyor. Bu döngü sayesinde roman hem bir savaş romanı hem de bilim kurgu özelliği taşıyor. Ve bunun üzerinden ahlaki, sistem ve savaş karşıtı ve ölüm-yaşam gibi konulara değinerek bir mesaj gönderiyor okuyucuya ve sorgulatmak istiyor.

Tüm bunların yanında bu trajik ve korkunç konuya rağmen Mezbaha 5’in sıcak, eğlenceli ve insancıl bir tarafı da var. Sımsıcak bir şekilde sarıyor okuru. Güldürürken düşündürüyor. Evet komik fakat karanlık ve farklı bir komikliği ve mizahı var Vonnegut’un. Okuyucu gülerken şok oluyor; adeta o hikayeyi ve anı yaşıyor. Kısacası Vonnegut okuyucuyu hikâyesi ve mizahı ile sürüklüyor ve ayrıca kitaptaki gerçek detaylar okuyucunun savaş deneyimini ve sürecini anlamasına da yardımcı oluyor.

50. yılını kutlayan bu romanın ilk yıllarına bakılacak olunursa hızlı bir şekilde klasikler arasında yer aldığını söylemek mümkün. 1969 yılında yapılan ilk incelemede ve yorumlarda kitabı Los Angeles Times “komik, alaycı, ikna edici, şok edici, acayip, dokunaklı, sarhoş edici” olarak belirtiyor. New York Times ise “çılgınca bir evreni anlamlandırmak için fantastik son bir çaba gibi görünen bir kitap” olarak dile getirirken The Guardian eleştirmeni ise şunları yazıyor: “Dresden gibi bir deneyimle başa çıkma fikri nasıldır? Şimdiye kadarki en tuhaf, en doğrudan ve dolaylı vicdan muhasebesi yapan savaş kitabı… Yıkıcı ve fevkalade insani.”

Bunun yanında bu kitap açık sözlülüğü yüzünden ABD’deki okullarda birçok kez yasaklandı. 1972 yılında Michigan’daki Oakland’da yasaklandığında bölge hakimi, bu kitabı “ahlaksız, psikotik, kaba ve Hıristiyanlık karşıtı” olarak nitelendirildi.  Bu kadar çarpıcı ve açık sözlü bir romanın zamanın koşullarına ve çıkarlarına ters düştüğü için kötülenmesi aslında beklenmedik bir şey değil. İnsanlar tarafından çokça bu görüşleri yüzünden dışlanan ve kötülenen Vonnegut aslında tam tersi bunu yaparak insanlık dersi veriyor. Öyle cesur ve korkusuz bir adam ki Vonnegut sistemin ve savaşın karşısında tek başına direnmeye ve bunu tüm dünyaya duyurmaya çalışıyor.

Okumayanlar için okunması gereken, okuyanlar için ise tekrar tekrar ele alınması gereken bir kitap Mezbaha 5. Her seferinde başka şeyler öğrenilecek, başka şeyler sorgulatacak bir kitap karşımızdaki: Cesur ve iddialı. Ayrıca 50. yıldönümü dolayısıyla Mezbaha 5’in Amerika’da özel basımı yapıldı. Bu özel yeni basımda Vonnegut Dresden’de savaş esiri olduğu yıllarda yaşadıklarını anlatan ailesine gönderdiği mektupları, kitabın ilk bölümünün taslakları ve çok daha özel ve önemli bilgileri içeriyor. Türkiye’de ise bu kitap 2015 yılında April Yayıncılık etiketiyle yayınlandı. Siz de bu kitabı okuduktan sonra düşünün ve düşünsel bir yolculuk yapın; düne, bugüne ve yarına. Ve kendinize korkmadan sorun: Bu hayatın ne kadarı bizim?

  • Mezbaha 5
  • Yazar: Kurt Vonnegut
  • Çeviri: Algan Sezgintüredi
  • Türü: Roman
  • Baskı Yılı: 2015
  • Sayfa Sayısı: 184 Sayfa
  • Yayınevi: April Yayıncılık
Vinkmag ad

Read Previous

Tarihimizin yazılı hafızası: Ölüyordum Geçerken Uğradım

Read Next

Bir tür yazılı sevişme

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen gördüğünüz rakamları bitişik olarak yazınız! *