Hayaller ve Harfler

Türk edebiyatından 27 yazarın, biyografi ve eserlerini içeren, çok emek verilerek hazırlanmış kapsamlı bir kitap.

Büyük usta Brecht; Hem sanatın gereklerini yerine getirmek hem de halkımızın bozulmamış ama bir yana itilmiş geleneklerinden onlara yeni bir nitelik kazandıracak biçimde yararlanarak eser vermek her sanatçının kendi ülkesinin özel şartları ile belirlenen bir çaba ve ödevdir. diyor.

Hülya Soyşekerci bu anlamda üretken bir edebiyat emekçisi. Türk Edebiyatı ile ilgili bilgi ve birikimini çeşitli yazı ortamlarında herkesle paylaştığı gibi, kitaplaştırarak da hem geleceğe bir ses hem de güçlü bir başvuru kaynağı olarak bırakmayı görev edinmiş değerli bir kadın yazarımız.

Soyşekerci’nin, 2016’nın Kasım ayında Komşu Yayınlarından çıkan roman ve öykü kitapları incelemelerini kapsayan kitaplarının dördüncüsü olan “hayaller ve harfler” isimli kitabı da, bu anlamda değerli bir çalışma. Türk edebiyatından 27 yazarın, biyografi ve eserlerini içeren, çok emek verilerek hazırlanmış kapsamlı bir kitap.

Roland Barthes; “Belirli bir yazarın olası yanları, tarihin ve geleceğin baskısı altında belirlenir.” der. Kitaptaki seçilen yazarlar ve yapıtları bunu doğrular nitelikteki eserler. Hem içinde yaşadıkları zamanla koşut olarak, toplumlarının sosyal yapısını ve ilişkilerini çok iyi gözlemleyerek çözümleyebilmiş, hem de onları estetik değeri tartışılmaz edebi yapıtlara dönüştürebilmiş Türk yazarlardır.

Bunların yanında, içinde oluştukları zamanın nasıl evirilebileceği öngörüsünü çok iyi yaparak; toplumdaki sosyal ve siyasal olaylar karşısındaki duruşlarıyla aydın sorumluluğunu taşıyan, ilerici, aydın ve özgür düşünceye önem veren ve bunları eserlerinde yansıtan, dile, üsluba önem vermiş, bu alandaki arayışlarıyla ve öncü oluşlarıyla da ölmezleşmiş yazarlardır. Bu anlamda da ‘hayaller ve harfler’ seçilen yazarlar ve eserleri bakımından bütünlük oluşturan bir kitap.

Edebiyat eserleri okumaları bize resmi tarihin anlattıklarının dışında, insan yaşayışından ve etkileşiminden yola çıkarak, tarihi var eden, o tarihe tanıklık eden, tarihle evirilip dönüşen insanların anlatıldığı eserlerdir. ‘hayaller ve harfler ’de Hülya Soyşekerci bu tanıklıkların yapıldığı edebi eserleri tanıtıyor.

Kitaba konuk olan yazarlar, önemli eserlerinin incelenmesini içeren uzun anlatılarla okuyanlara tanıtılıyor. Edebi özelliklerinin yanı sıra dönemsel özellikleriyle de irdelenen eserleri kitaba konu olarak alınan yazarlar Tanzimat dönemi edebiyatçılarımızdan Namık Kemal’den başlıyor, milli edebiyatın kurucularından Hüseyin Rahmi Gürpınar, gerçekçi ve toplumsal edebiyatın yerleşip gelişmesine öncülük etmiş güçlü kadın figürlerinden biri olan Suat Derviş, Leylâ Erbil, Fürüzan gibi çağdaş yazarlarımıza uzanan geniş bir yelpazeyi kapsıyor.

Adını unuttuğumuz Nabizâde Nâzım, Ebubekir Hazım Tepeyran ve Oğuz Halûk Alplaçin gibi birçok değerli yazarın yanında, çoğunluğun adını ilk defa okuyacağı Sami Baydar gibi yazarların edebiyatımızdaki yerine Sabahattin Ali, Sait Faik, Orhan Veli, Kerime Nadirin yanı sıra Cahit Sıtkı Tarancı, Sabahattin kudret Aksal gibi yazarlarımızı şairliklerinin yanında öyküdeki güçlerine de tanık oluyoruz ‘hayaller ve harfler’de.

Yazarların yazım özelliklerinden yola çıkarak toplumsal gerçekçilik, gotik roman, senfonik metin gibi kavramlar hakkında bilgileniyoruz. Bu çeşitlilik ve zenginlik, kitabı kaynak kitap olarak vaz geçilmez yapıyor.

Kitabın içeriği, Hülya Soyşekerci’nin akademik anlamda yaptığı incelemelerin ışığında tür, anlatım, konu seçme ve hikâyeleme durumu bakımından bilgilendirici olduğu gibi, diğer eleştirmenlerin de görüşlerine yer vererek bakış açısının zenginleşmesine yardım ediyor. ‘hayaller ve harfler’ aynı zamanda, yazınsal anlamda ufuk açıcı okumaların da sakınılmadan paylaşıldığı bir kitap.

Hülya Soyşekerci kitabın son bölümünü günümüzün değerli bir kalemi olan Latife Tekin ve Sâdık Hidâyet’e ayırmış. Her iki yazarın art arda alınması bilinçli bir seçim. Çağdaş olmasalar da her ikisinin topluma baktığı yerlerin aynılığı dikkat çekici.

Latife Tekin Türk toplumuna hâkim olan dinsel geriliğin hurafe ve söylencelerle nasıl yaşam biçimi haline getirildiğini “Sevgili Arsız Ölüm” eserinde, Sâdık Hidâyet ise “Kör Baykuş ”da işlemişlerdir. Her iki yapıtta,  içinden çıktıkları toplumun insanı küçülten ve yok eden geri yapısına başkaldırı romanları olarak okunur. Her iki roman da büyülü gerçekçiliğin izlerini taşır.

‘hayaller ve harfler’i bitirdiğinizde popüler kültürün baskısında, unutulup yok sayılmasına rağmen, hiç de küçümsenmeyecek bir edebi geçmişimizin ve edebiyat geleneğimizin varlığından güç kazanıyorsunuz. Edebiyat dünyamızın zenginliklerini ve güçlü yapısını hatırlamanın güzelliğinde, günümüzdeki hâkim zihniyetin oluşturduğu metalaşmanın yarattığı kararmada fark edilemeyen güçlü metinlerin varlığını ve onların da tarihteki yerini mutlaka alacağı umudunu kazanıyorsunuz yeniden.

Her ne kadar toplumun ilerici dinamiklerini yok eden baskı politikaları aydınlarımızı ve genç kuşaklarımızı değersizleştirilerek bastırmış ve onları içinde yaşadıkları zamana ve topluma yabancılaşarak öncü rollerini unutturmuşsa da, diyalektik süreç işlemekte, tüm sınırlamalara, ölçü ve tartı koymalara, yasaklara, yok saymalara rağmen edebiyat kendini yeniden üretmekte, yeni güçlü metinler ortaya çıkmaktadır. İlerleyen zamanlarda, günümüzün bu güçlü metinleriyle ilgili çalışmalarını okuyacağımızdan emin olduğum Hülya Soyşekerci’nin, büyük bir birikimin, yoğun emeğin sonucu olarak ortaya çıkardığı ‘hayaller ve harfler’ çok değerli bir başvuru kitabı.

  • Hayaller ve Harfler
  • Yazar: Hülya Soyşekerci
  • Baskı Yılı: Kasım 2016
  • Sayfa Sayısı: 308 Sayfa
  • Yayınevi: Komşu Yayınları

 

Sülbiye Yıldırım
Vinkmag ad

FACEBOOK YORUMLARI

Yorum

Read Previous

Üç Mühim Kitap

Read Next

Monika Maron’un Animal Triste’si

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen gördüğünüz rakamları bitişik olarak yazınız! *

Follow On Instagram