Motivasyon kaynağı arayanlar için etkileyici bir kitap: Elon Musk

Ashlee Vance kitabı herkesin okuyabileceği bir şekilde kaleme almış. Bu kitabı yazmak için üç yüze yakın insanla konuşmuş ve Elon Musk’la otuz saatten fazla birebir görüşme yapmış.

Ütopik hayallerin içinde kaybolma duygusunu yaşama hazzına mı kapıldım, deli bir adamın projelerini okuyarak vakit mi kaybettim? Kendisi de zaten soruyordu: “Sizce ben deli miyim?”

Delilik ile bağdaşmasa da aklının bizler kadar normal çalışmadığı kesin. Çünkü böylesine ulaşılmaz görünen hayalleri kurgulamak ve bu hayallerin peşinden koşacak cesareti ve enerjiyi bulmak her yiğidin harcı değil. Musk, enerjisinin yanı sıra hedeflerine ulaşabilmek ve onu bu yola taşıyacak gerekli bilgiyi edinebilmek için çokça okuması, araştırmacı zihni, analitik düşünce sistemi ile ve her alanda sergilediği yeterlilikle dikkat çeken bir kişilik. Organizasyon yeteneği de güçlü bir insan. İnternet, yenilenebilir enerji ve uzayı büyük etkiler yaratabileceği pazarlar olarak düşünen, elektrikli arabalar, güneş enerjisi ve roketlere karşı büyük bir tutku besleyen, hayallerini ilk anlattığında şaşkınlıkla ve inançsızca dinlenen, Los Angeles’ın göbeğine sade ve basit bir roket fabrikası inşa ederek pek çok roketi sıfırdan üreten, Silikon Vadisi’ndeki sıradan girişimcilerden farklı olduğunun bilinmesini isteyen bir girişimci. Hayatına girdiği kişilerin ayarlarını değiştiren, büyük bir egoya sahip, dünyayı değiştirecek güce sahip olduğuna inanan, motivasyonu yüksek bir insan. Bir adam nasıl olur da NASA’nın karşısında uzay araştırmalarıyla ilgilenmeye cesaret edebilir, etkilenmemek elde değil.

Hayatta sadece nefes almak istemiyorum, düşünmek, üretmek, üretime katkı sağlayan bir beyin olmak, hedeflerim için ihtiyacım olan itici gücü arıyorum, motivasyonumu yükseltmeliyim diyorsanız ya da başarılı insanların bunu nasıl yaptığını merak ediyorsanız bu kitap tam size göre.

Kitabı okudukça, okumanın, donanıma ve bilgiye sahip olmanın hayat başarısında ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlıyorsunuz. Teknolojinin tam göbeğinde yaşayan ve hatta teknolojiyi üreten bir kişinin bile kitaplarla bu kadar iç içe olduğunu görmek, insana okumamaya bahane bulmanın ne kadar anlamsız olduğunu düşündürüyor. Daha fazla okuma ve öğrenme isteği uyanıyor içinizde. “Elon’un genç biri olarak karakterinin en çarpıcı yanı okuma dürtüsüydü. Çok küçük yaşlardan itibaren elinde sürekli kitap var gibiydi… Günde on saat kitap okumak onun için alışılmadık bir şey değildi. Eğer hafta sonu ise günde iki kitabı bitirebiliyordu.” ( s.45) Bu satırları okuyunca -TÜİK ve Ajans Press verilerine göre- günde sadece bir dakika okumaya zaman ayırıyorken akıllı telefon başında iki saat elli dokuz dakika geçirdiğimiz gerçeği, insanın beyninde defalarca yankılanıyor.

J. J. Rousseau’nun söylediği gibi; insanın bilmediği bir şeyi sormak için bile birçok şeyi öğrenmesi gerekir. Bilinen bir gerçektir ki öğrenmek için ise okumak ve araştırmak gereklidir. Kitapta Musk için yazılan şu cümleler de Rousseau’yu destekler nitelikte. “O, yapılacak olan en zor şeylerden birinin hangi soruların sorulacağını belirlemek olduğuna işaret eder… Bir kez soruyu belirlediniz mi, sonrasında cevabını bulmak daha kolaydır… Hangi soruların bulunacağını daha iyi anlamak için insan bilincinin kapsam ve ölçeğinin genişletilmesini gerçekten arzulamamız gerektiği sonucuna ulaştım.” (s.36) Görülmeyeni görebilmenin, bulunamayan çözümleri üretebilmenin ve bilimsel anlamda çalışmanın da temel çıkış noktasının bu olduğunu hatırlatıyor kitap okuyucusuna. Bir bütünlük içinde resme baktığımızda da aslında hayattaki her türlü problemden çıkabilmenin temel çıkış noktasının da doğru soruları sormak olduğu fikri kitap bittikten sonra süzgecin üstünde kalanlardan.

Kitapta ilgimi çeken bir bölüm de;  “(Bir fabrika için) altı aylık bir bekleme Gelibolu gibi olur. Bombardımanın hemen ardından saldırmalısınız. İki saat boyunca takılıp kalırsanız, Türkler mevzilerine tekrar yerleşir. Zamanlama önemlidir. Zamanlama konusundaki riski minimize etmek için yapabildiğimiz her şeyi yapmak zorundayız.” (s.382) cümleleri oldu. Musk’ın Anıtkabir’de çekilmiş fotoğrafı basında çok konuşulmuştu. Bir Atatürk hayranı olduğunu, O’nu araştırdığını okuduğum bu cümlelerle anladım.

Ashlee Vance kitabı herkesin okuyabileceği bir şekilde kaleme almış. Bu kitabı yazmak için üç yüze yakın insanla konuşmuş ve Elon Musk’la otuz saatten fazla birebir görüşme yapmış. Buzdağı Yayınları’ndan çıkan kitap 455 sayfa olmasına rağmen oldukça sade ve anlaşılır dili ile sıkılmadan, bir an önce okumak isteyebileceğiniz bir arkadaş olacak size. Teknoloji dilini bilmeyi gerekli kılmıyor. Okuması da oldukça keyifli.  Musk’ın zaman içinde nelerle uğraştığını, savaştığını, yenilgilerle başa çıkma stratejilerini, PayPal’ı, Space X’i, Solar City’i, Tesla Motors’u merak ediyorsanız, çağı değiştiren adamları tanımak istiyorsanız ve başarı hikâyeleri ilginizi çekiyorsa Vance’ın New York Times çok satanlar listesindeki bu kitabını okumalısınız derim.

  • Elon Musk
  • Tesla, SpaceX ve Muhteşem Geleceğin Peşinde
  • Yazar: Ashlee Vance
  • Çeviri: Ali Atav
  • Türü: Biyografi
  • Baskı Yılı: 2016
  • Sayfa Sayısı: 464 Sayfa
  • Yayınevi: Buzdağı Yayınevi
Belma Alper Uğurlu
Vinkmag ad

Read Previous

Aşkın Sihirli Formüllere İhtiyacı Yok

Read Next

Murakami’nin son romanı Killing Commendatore “toplum ahlakına aykırı” bulundu

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen gördüğünüz rakamları bitişik olarak yazınız! *