Behiç Ak’ın diğer tüm kitapları gibi Buzdolabındaki Köpek de akıcı, hassas ve önemli konulara değininen bir eser.
Behiç Ak’ın yazdığı tüm çocuk kitapları zevkle okunabilen, dili akıcı, kurguları güzel, resimleri harika eserler; tüm bu özelliklerinin yanında yazar her kitabında farklı, çok hassas ve önemli konulara değiniyor.
Kitapta bir bölümde yerli tohum hususuna değinildiğini görünce çok sevindim.
Köylüler genelde balıkçılıkla uğraşıyorlar, ancak kendilerine yetecek kadar sebze ve meyve yetiştiriyorlardı. Büyük şehirdeki insanların artık bulamadığı çok eski tohumlara sahiptiler. Bu yüzden, domatesleri, biberleri, patlıcan ve kabakları şehirlilerinkinden farklıydı. Yüz yıl öncesindekiler gibi kokulu, sulu ve lezzetliydiler. (sayfa 12)
Yine ilk defa bir çocuk kitabında nüfus mübadelesi konusu yer aldığına rastladım. “Bizler Yunanistan’da yaşıyorduk,” diye devam etti Sırdede. “Köyümüz oradaydı. Savaştan sonra karşılıklı bir değiş tokuş antlaşması yapıldı. Bizler buna uyduk. Yunanistan’dan gelip, burada Rumlar’ın boşalttığı köylere yerleştik.” (sayfa 72)
Bu ön bilgilerden sonra kitabın konusuna değineyim. Cem sadece denizden ulaşılabilen bir köyde yaşıyor. Köylerinde bir girenin bir daha çıkamayacağına inandıkları bir orman var: Kayıplar Ormanı. Cem de sınavından kötü not aldığında oraya girip çıkmamak istiyor.“Hayat bazen yorucu olabilir.” dedi Serçe Kadın. “Her insanın kısa süreliğine de olsa kaçıp kaybolacak bir yere ihtiyacı var. Ama Kayıplar Ormanını hiç tavsiye etmem. Oraya bir giren bir daha çıkamıyor”.(sayfa 11)
Cem ve diğer köy halkı köyün dışına çıkmaya pek hevesli değiller. Cem’in halası ise gezgin Sevgi Hanım, tüm dünyayı dolaşıyor ve her gittiği yerden çeşitli hediyeler getiriyor. Bir gün Cem’e hediye olarak bir köpek getiriyor. Köylüler köpeğin hediye edilebilmesine şaşırıyorlar, bunu uygun bulmuyorlar. Gerçekten de köpek büyüdükçe Akdeniz iklimine sahip sıcak köy ortamına alışamıyor, sürekli serin yerlere kaçıyor, bir gün tamamen ortadan kayboluyor. Sonunda Kayıplar Ormanında olduğu ortaya çıkıyor ve Sırdede ormanın sırrını açıklıyor. Meğer Yunanistan’dan gelen köyün büyükleri yeni yerlerine uyum sağlamakta zorluk çekip ne oralı ne buralı olamadıklarından aynı sıkıntıların gelecek nesillerin de yaşamamasını istemişler. Bunun için, herkesin köyde doğduğunu kabul edip, Yunanistan’dan getirdikleri hatıra eşyaları da ormanın içine yaptıkları bir evde saklamışlar. Kimse ormana girip sırlarını öğrenmesin diye de ormana giren çıkamaz diye bir söylenti çıkarmışlar.
Nihayetinde Sevgi Hanım köpeğe Moskova’da bakıcı aile buluyor ve ailece köpeği oraya götürüyorlar. Bu sayede Cem ve ailesi ilk defa köylerinden çıkmış, yeni yerler görmüş ve yeni insanlar tanımış oluyorlar. Yazar, her canlının kendi doğal ortamında mutlu olabileceğini vurguluyor.
- Buzdolabındaki Köpek
- Yazan ve Resimleyen: Behiç Ak
- Basım Tarihi: 2016 (22. Basım)
- Sayfa Sayısı: 94 Sayfa
- Yayınevi: Günışığı Kitaplığı
Ebeveynlere Faydacı Puanlama:
- Görsellik: 5 puan.
- Hikaye: 5 puan.
- Eğitici / Öğretici Nitelik: 5 puan
- Hayal Gücü Gelişimi: 4 puan
- Kültürel Gelişim: 5 puan
- Artık Bir Kitabım Var - 5 Nisan 2018
- 1980’lerin Nijeryası’nda bir hikaye: Benimle Kal - 13 Şubat 2018
- Martıya Uçmayı Öğreten Kedi - 28 Ekim 2017
FACEBOOK YORUMLARI