Direnen sanatı direnen çocuklar yazacaktır!

B. Güney Ulutaş’ın ilk romanı ‘Kopuklar’ Can Yayınları’ndan çıktı ve raflardaki yerini aldı. O raflardan ayrılıp tüm topluma yayılmasının tam vakti. ‘Kopuklar’ da bunu istemez mi?

Mücadele vurgusunun en çok öne çıkarılması gereken dönemlerden geçiyoruz belki de. İzlediğimiz bir filmde ya da okuduğumuz bir kitapta umudunu hiç kaybetmemiş bir karakter gördüğümüzde yüzümüzde bir gülümseme beliriyor. Tüm insanlığın göz yaşlarına boğulduğu şu dönemde okurlarına umut aşılayan romanlara daha fazla ihtiyaç var.

Kendinden fazla başkaları için yaşayanların romanını yazmış B. Güney Ulutaş. Her sayfasında sevgi, her sayfasında mücadeleyi resmediyor ilk romanında.

B. Güney Ulutaş’ın ilk romanı ‘Kopuklar’ Can Yayınları’ndan çıktı ve raflardaki yerini aldı. O raflardan ayrılıp tüm topluma yayılmasının tam vakti. ‘Kopuklar’ da bunu istemez mi?

Annesi tarafından daha bebekken yetimhaneye bırakılan Zucco’nun hikayesini okuyoruz bu romanda. Öyle bir hikaye ki her anında heyecan, hüzün ve hayatın gerçekleriyle karşılaşıyoruz.

Zucco, daha yetimhanedeyken sorunlu bir hayat yaşamaya başlar. Bir çocuğun ailesi tarafından terk edilmesinden daha acı bir şey var mıdır? Hele ki annesi ufacık bir bebeği geride bırakıp intihar ettiyse, bu daha da acıdır. Babasının kim olduğunu bilememek, ailene beni neden geride bıraktınız diye soramamak, yetimhanede büyüyen bir çocuğun sürekli kendisine sorduğu bir soru olsa gerek.

Peki bu soruların cevabı ya senin tahmin ettiğin gibi değilse?

Bir kasap, Zucco’yu evlat edinir. Zucco daha çocuk yaşta çalışmaya başlar. Kendisini evlat edinen adamla asla bir baba-oğul ilişkisi yaşayamaz. Vakti gelip de bu adam öldüğünde büyük bir miras kalacaktır Zucco’ya. Ama ‘kasap’ın tek şartı vardır; Zucco’nun iyi bir eğitim görmesi.

Zucco artık bir avukattır. Werther şehrinde yaşayan Muhafazakar Parti Başkan Adayı Catastrofe’nin iş teklifiyle tüm hayatı değişecektir. O iş teklifi annesinin ‘Kopuklar’ isminde yazdığı kayıp romanın bulunmasıdır. Meteliğe kurşun atan Zucco, annesine duyduğu öfkeyi bir kenara bırakarak işi kabul eder. Görevi romanı bulup Catastrofe’ye götürmektir.

Zucco romanın peşine düşünce, kendisinin ve annesinin geçmişinin kapıları aralanmaya başlar.

Zucco’nun aradığı ‘Kopuklar’ alelade yazılmış bir roman değildir. Kendi hayatlarından vazgeçmiş olan, tüketim kültürüne hapsedilmiş insanlığın faşist iktidara karşı ayaklanmasını isteyen gençlerin romanıdır.

Zucco’nun annesi Marlen Konstant, Kopuklar’ın bir üyesidir. İktidar sanatın her alanını baskı altına almaktadır. Gerçek sanatla buluşamayan insanlar ise televizyonun “hapsettiği” dünyada yaşamaktadır. Marlen Konstant’ın da aralarında olduğu bazı gençler bu gidişatı değiştirmek ister. Kitap okumayan, tiyatro izlemeyen toplum daha da körleşecektir diye düşünürler. Artık barışçıl eylemler yaparak toplumun uyanışını sağlamak isterler.

Zucco, annesinin bir eylemci olduğunu ve idealleri uğruna yaşadığını artık kendi gözleriyle görmüştür.

Romanın ilk bölümüne ulaştığında geri kalan bölümlerinin de farklı farklı yerlerde olduğunu anlar. Romanı toparlama işi düşündüğü gibi kolay olmayacaktır. Romanın her bir bölümü ise eski bir ‘kopuğun’ elindedir. Annesinin adını bile duymaya tahammül edemeyen Zucco istemeden de olsa annesinin eski arkadaşlarıyla tanışmıştır. İşin kötü yanı ‘Kopuklar’ romanını arayan tek kişi Zucco değildir. Zucco’nun her ulaştığı ‘Kopuklar’ üyesi bir başkası tarafından öldürülmektedir. Zucco’nun romanın peşinden koştuğu esnada cinayetler de onun yanında dolaşmaktadır. Zucco bu gizemli katile ‘Godless’ adını vermiştir.

Zucco romanı toparlamaya çalışırken annesini ve geçmişini tam anlamıyla öğrenmektedir. Karşılaştığı örnekler ve hikayeler artık Zucco’nun da hayatını değiştirmektedir. Tüm toplumu değiştirme idealiyle yaşayan gençlerin romanı olan ‘Kopuklar’ Zucco’yu da tesiri altına almıştır.

İktidar karşıtı olan ancak ellerinde sadece sanatsal araçları bulunan ‘Kopuklar’ büyük eylemlere girişirler. Bu eylemler halkı doğrudan etkiler ve ‘Kopuklar’ın arzu ettiği dönüşüm yaşanmaya başlar. Güzel bir dünyanın hayalini kuran bu gençler toplumun gözüne güzel gözüken eylemler yapmaktadır. Bir sabah uyandıklarında sokak kapılarının önünde kitaplar gören halk, bu eylemleri sempatik bulmaktadır. Ancak faşist iktidar ise bu eylemlerin doğrudan karşısındadır. ‘Kopuklar’ sistem için doğrudan bir tehdittir. Ve bu tehdit derhal son bulmalıdır.

Romanın en temel özelliği içinde bir romanın daha olması. “Dün” ile bugünü birbirine bağlayan roman ustalıkla kaleme alınmış. Barışçıl eylemleriyle tüm hayatı yeniden inşa etmek isteyen gençlerin bu hikayesini okurken, Türkiye’nin 2013 Haziran’ında isyan eden gençlerini gözünüzün önüne getireceksiniz. İncelikli bir kapitalizm eleştirisinin yer aldığı bu roman sizi her anıyla etkisi altında bırakacak.

Kopuklar’ın temas ettiği herkes barışçıl ve sevgi dolu bir dünyanın etkisi altına girmektedir. Zucco, kayıp romanı ararken önemli bir değişim yaşamaktadır. Bu değişimi ve Kopuklar hakkında yaşanan tüm gerçekleri, Sevgi Hikayeleri Koleksiyoncusu ile paylaşır. Tüm olayların sonunda Zucco’nun üzerine kalan cinayetler belki de bu bilgi paylaşımı sayesinde açıklığa kavuşacaktır.

Kopukların gerçekleştirdiği her eylem bugünü anımsatmaktadır. Polis barikatlarının önünde kitap okuyan gençleri, duvarlara yazı yazan mizah dolu bir toplumu, her ödül töreninde Gezi’de kaybettiklerimizi anan tiyatrocuları bulacaksınız bu romanda. Geçmişin isyanı bugüne de ışık tutacak. Kendini ateşe atan ‘Kopuklar’ bugüne de yol gösterecek. Ve Kopuklar asla unutulmayacak!

Roman, iktidarın güdümüne giren “ılımlı” ve bu memlekette sorun görmeyen “sanatçılara” bütünlüklü bir yanıt vermiş.

“Direnen sanatı direnen çocuklar yazacaktır!”

  • Kopuklar
  • B. Güney Ulutaş
  • 367 Sayfa
  • Şubat 2016
  • Can Yayınları
Gün Çağ Aydın
Takip için
Vinkmag ad

FACEBOOK YORUMLARI

Yorum

Read Previous

Ayvali-Ayvalık; Başkalarının Savaşında Biz Sadece Kardeşiz

Read Next

Virginia ile Vita

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen gördüğünüz rakamları bitişik olarak yazınız! *