Yurdagül Sayıbaş
Şebnem İşigüzel, İyilik adlı romanından aniden ortaya çıkan hastalığı ile ölüme doğru giden bir kadının kendisiyle ve çevresiyle yüzleşmesini, hesaplaşmasını anlatıyor. İnsan ne kadar yaşarsa yaşasın; kaç yaşına gelirse gelsin ölmeyi istemez. Çünkü ölüm bilinmeyen
Batuhan Sarıcan
Terk Edenler, gerçek hayatta çokça karşılığı bulunan bir göçmenlik hikâyesini temel alarak Deming’in dramatik yaşamını, okurda acıma duygusuyla birlikte sempati yaratarak işliyor. Lisa Ko’ya PEN/Bellwether Ödülü’nü getirmekle kalmayıp yazarın daha ilk romanında Amerikan Ulusal Kitap
Sevrin Uysal Kandemir
Kör Adım, “insan”ın gelişimsel sürecini, kendisiyle, çevresiyle ve hayatla olan kavgasını yalın bir dille sessiz sedasız adeta susar gibi ama bir o kadar da içten içe haykıran bir sesle anlatabilmek adına özenle kurgulanmış bir roman.
Aynur Kulak
Juan Jose Millas, Gölgelerin Arasından kitabında dinamiğini hayallerden alan bir kurgunun peşini nerdeyse hiç bırakmıyor. İspanyol edebiyatından gelen kitaplar söz konusu olduğunda duyduğumuz mutluluk çok daha farklı oluyor. Roman ya da öykü veya deneme metni,
Ali Kılıç
Aşkın ruhunuzda açtığı derin yaraları edebiyatın sağaltıcı gücünü kullanarak tedavi etmek istiyorsanız mutlaka bu romanı okuyun. Durup durup bir daha okuyun. "Bir insanı sevmekle başlar her şey." diyor 20. yüzyılda Türk edebiyatının en büyük kalem
Ayça Durmuş
Dominique Manotti’nin kara romanı Teşkilatın Gözdesi, Dipnot Yayınları’nın Polisiye serisinde Şule Çiltaş Solmaz’ın çevirisiyle yayımlandı. Dominique Manotti’nin kara romanı, Dipnot Yayınları’nın Polisiye serisinde Şule Çiltaş Solmaz’ın çevirisiyle yayımlandı. Politik ve sosyal eleştiri olarak işlev gören
Deniz Poyraz
Garson; hayata, sanata ve insanlık hâllerine dair zengin detaylar barındıran nahif ve biraz da melankolik bir metin olarak karşımızda duruyor… Oslo şehrindeki Hills isimli asırlık restoranda, kusursuz üniformasıyla orta yaşlı bir garson…Bir köşeye çekilmiş tüm salonu
Özge Arıkal Gönül
Şibumi, Türkiye’de birçok okurun bilmediği, -tabiri caizse- adı sanı olmayan bir kitap olsa da yazarının ölümünün ardından, kitabın hayranlarından birine devamı yazdırılacak kadar yankı yapmış bir eserdir… Sizlere vaktiyle farklı farklı romanların üzerinde yazan, başka
Ece Çavuşoğlu Yarar
Arızanın Merkezine Seyahat ile ilk defa okurlarıyla buluşan Sona Ertekin’in akıcı üslubu ve zekâ dolu cümleleri okuru kitaba bağlayan en önemli faktör. İstanbul’da başlayan ama dünyanın neresinde biteceği belli olmayan, heyecanlı ve aşk dolu bir
Berrin Yelkenbiçer
Gündelik bayağılıkların, uluorta suçlamaların, kıyıcı kıyaslamaların, köklü ayrımcılığın, her gün kendine kurban seçen ilahi arayışın kalın sesini inceltmeye uğraşan bir roman: Barbarın Kahkahası Barbarın Kahkahası’nı 2015 yılında yazmış Sema Kaygusuz. Daha çok öykü ağırlıklı kitapları